Dünya değişti, değişiyor ve daha çok değişecek. Üstelik bu değişim, baş döndürücü hızla olacak. Değişkenliğin kodlarını yakalayıp gereğini yapabilenler kârlı çıkacak; kendilerini bu yeni düzene uyduramayanlar ziyan olacaktır.
Türkiyemiz işte dünyadaki bu değişime ayak uydurduğu, bu uğurda yoğun bir gayretin içinde olduğu için, diğer bir deyişle, canını kayırabildiği ve haklarını savunu, emperyalizme peşkeş çekmediği için hem AB’nin ve hem de ABD’nin hedefinde.
Emperyalizm böylesi bir Türkiye’yi istemiyor, onlar alışageldikleri eski Türkiye’yi istiyorlar.
Kafasına vurup lokmasını ağzından aldıkları bir Türkiye istiyorlar. Zira şimdiye kadar hep böyle olmuştu.
Laf dinleyen, uslu ve uydu bir Türkiye’yi dost ve müttefik biliyorlar. Kendi Hıristiyanlık ahlak ve hassasiyetleriyle söyleyecek olursak, bir yanağımıza vurduklarında –ki şimdiye kadar hep ama hep vurdular- diğer yanağımızı uzatmamızı bekliyorlar.