Vahşi yüzünü medeniyet maskesiyle örtmüş ve onu da olabildiğince makyajlayarak ‘albeni’ şeklinde sunmaya çalışan batılının kapısında insan hak ve hürriyetleri arayan (dilenen) bizlere, binlerce yazıklar olsun!
Yahu! Biz hakikati ceket astarımızın içinde unutup, asırlar boyu onu başka yerlerde aramanın gafletinden ve hepsinden önemlisi, kendi kendimize, kendi değerlerimize ihanetimizden ne zaman kurtulacağız?
Hz Mevlana meşhur Mesnevi’sinde insanı, (ney)e, inleyen bir kamışa benzetir. Malum; budaklı kamışı, hayat bulduğu sudan kesip çıkarırlar. Onu yakarak delikler açıp, içine üflerler. Çeşitli nameler şeklinde çıkan tüm o iniltiler, kamışın suya (hayata) olan özlemini dile getirir.