Oktay Vural “Partinin içinde bulunduğu durumun, yönetim anlayışının yaralayıcı olduğunu gördüm” diyerek; MHP Grup Başkan Vekilliği görevinden istifa etti. Devlet Bahçeli’nin sağ kolu konumundaki kişinin istifası, MHP’de ciddi işlerin olacağına işaret!..
Muhalifler, Olağanüstü Kongre’yi topladılar ama; galiba yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Zira, olmayan yetkileriyle; Tüzük tadilatı yapıp (ön üç maddede) sözde, kendi istikballerini sağlama almış oldular! Bakalım yargı, onların bu denli fütursuzluğuna ne diyecek?
MHP’de dananın kuyruğu, asıl 10 Temmuz’daki seçimli Kongre’de kopacak ve netice ne olursa olsun, olan MHP’ye olacak! İster Bahçeli veya onun destekleyeceği aday kazansın, isterse muhaliflerden herhangi birisi; genel başkanlık seçiminde ipi göğüslemiş olsun; her iki durumda da MHP’deki birlik ve bütünlük korunamaz ve parti en az iki parçaya bölünür.
Her hâl ve şartta olan MHP’ye olur ve tabii yazık olur. Zira, MHP sıradan bir parti değildir; kökleri derinde olan, misyon sahibi, fikriyatı olan önemli bir siyasi harekettir.
Devlet Bahçeli 19 yıldır partinin başındadır; bu süre içerisinde, hayırla yâd edilecek en önemli icraatı, MHP’li gençliği sokağa dökmemesidir. Ayrıca; Türk siyasetinin kırılma noktalarında çok önemli duruşlar sergilemiş ve ülkeyi kaosa sürüklemenin önüne geçmiştir. Mesela; 367 garabeti, MHP sayesinde aşılmış ve böylece Cumhurbaşkanını milletin seçmesinin önü açılmıştır.
Türkiye’de hemen herkesin düştüğü hataya Bahçeli de düştü ve partisi ile ilgili oynanan “Paralel” oyunu görmedi. Halbuki 2011 seçimlerinde vuku bulan; MHP’lilerle ilgili kaset olayları, bu büyük tehlikenin habercisi idi.