BM’nin 195 ülkesi bir tarafta, geride kalan iki ülkesi olan ABD ile İsrail diğer tarafta. Bu durum, ABD ile İsrail’in yalnızlığının yanı sıra, güçlü olanın haksızlığının ispatıdır. Diğer bir ifadeyle, haklının güçlülüğünün kanıtıdır.
ABD’nin kendisinin de altında imzası bulunan bir kararı
görmezden gelip, Kudüs’ü, işgalci ve terörist bir devlet olan
İsrail’e peşkeş çekip başkent ilan etmesi, sözde güçlünün
şamarıydı.
Aynı minvaldeki şamarı, bundan tam bir asır önce, yine o günün
sözde güçlüsü İngiltere atmıştı.
İç ve dış ihanetlerden sonra Osmanlı yıkıldı. Başsız ve sahipsiz kalan İslam âleminin zillet hali onlarca yıl boyunca sürdü. Onların bu dağınıklığını fırsat bilen Batılı sömürgeci güçler, onlarla kedi fare ile oynar gibi oynadı ve hemen hepsini kendilerine uydu haline getirdi.