İnsanın yaratılış gayesi, Rabbini bilip O’nu tanıması ve O’na, O’nun istediği şekilde ibadet (kulluk) yapmasıdır. Bunun sebebi ise, yine insanın kendisi içindir. Zira, Cenab-ı Hakk bütün âlemlerden müstağnidir. O’nun hiçbir şeye olmadığı gibi, bizim ibadetlerimize de ihtiyacı yoktur ve olamaz. İhtiyaç sahibi insandır ve bütün yaratılanlardır.
Öyle ki; var olmaya, varlıkta kalmaya ve yok olmaktan korunmaya
muhtaç olan insan ve onun dışındaki bütün âlemlerdir. İnsan ve cin
taifesinin dışındaki tüm yaratılanlar (melekler ve canlı-cansız
bütün mahlukat) Allahü tealanın övgüsünü tespihe amadedir.
Yani insan ve cinnin dışındaki her şey bu ilahi fermana boyun
eğerek yaratılışlarının gereğini ifa ederler.
İnsanın ve cinnin inanç ve ibadetlerinin sevap ve fazileti
kendilerine dönsün diye, mahut kullukla emredilmişlerdir. Kaderin
cilvesine bakın ki, insan ve cinden başka hiç kimse, Allahü
tealanın emrine karşı gelmemiş ve O’na karşı böbürlenmemiştir.
Birine (İblis’e) insana secde etmesi, bir diğerine (Âdem
aleyhisselam ile Havva anamıza) ise, mahut ağaca yaklaşmaları
menedilmişti. Emre itaatsizlik, bu iki asıldan bütün insanlara ve
cinlere yayılmıştır. Elbette ki Rabbimizin kollayıp korudukları
müstesnadır.
Sevgili Peygamberimiz aleyhisselam, Allahü tealadan şöyle
nakleder: "Âdemoğlu Ben’i yalanladı. Bu ona yakışmadı.
Kendisine yakışmadığı hâlde Ben’i
kötülemiştir." Başka bir hadis-i şeriflerinde
ise, "Sıkıntıya Allahü tealadan daha çok sabreden
yoktur" buyurur.
Allahü tealanın rahmetinin tecellisine bakın ki, onu,
başta "Tevbe Suresi" olmak üzere onlarca
azap âyetlerinde dile getirmiştir. Şayet Allahü teala sakınılması
ve kaçınılması gereken şeyleri bize bildirmeseydi; bilmeden
birçoğunu yapardık.
Cenab-ı Hakk, insanoğlunu imtihana tabi tutuyor. Başarısızlık
hâlinde uğranılacak felaketleri ikaz ediyor. İmtihan sorularını ve
her bir sorunun cevabını da ve hatta nasıl cevaplanacaklarını da
bildiriyor. Bütün bunların faydasının da insanın kendisi için;
hem bu dünyada ve hem de ebedi âlemde olacağını; onların içlerinden
seçtiği Peygamberleri (aleyhimüsselam) vasıtası ile bildiriyor.