Dünyaları keşfeden insanoğlu, kendi kendisinin zırcahilidir. Peki, insan, kendisini meçhul addedip işin içinden sıyrılabilir mi?
Eskilerin ‘tefekkür’ dedikleri bir düşünce sistemi vardı; böylece insan, kendinin ve etrafındakilerin varlık problemini çözmeye çalışır ve derinden bir muhasebeye girişirdi.
Madde ile mana birbirinin zıddıdır. Bunlardan birine dalan, diğerini kaybeder. Bu ikisi arasındaki ahengi sağlayabilen babayiğit ise, pek ender bulunur.