Eğer bu ülkede demokrasi varsa, yani Meclis’in duvarında yazıldığı şekliyle egemenlik, kayıtsız şartsız milletinse, millete rağmen yapılan her iş, her eylem ve her türlü söylem zehirlidir.
70 küsur yıllık demokrasi hayatımızda, milletçe hep bu denli zehirli dile muhatap olduk.
Demokrasilerde güvenlik güçlerinin görevi, elbette ki milleti her türlü tehlikelerden korumaktır. Diğer bir ifade ile millet adına içeride barışı, dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı da güvenliği sağlamaktır.
Demokrasilerde yargı, millet adına karar verir.
Yine demokrasilerde yürütme (hükümet) de millete hizmet için gayret eder.
Millet için değil, aksine millete rağmen iş tutan bürokrasi, yargı ve yürütme asla demokratik olmayıp baskıcı ve dayatmacı (jakoben), kısaca zehirli bir tavır sergilemektedir.
Demokrasilerde halkın üzerinde bir güç yoktur; yönetimde asıl olan odur. Demokrasilerde halk, hakemdir. Halkın seçtiklerini tehdit etmek ve onlara çeşitli bahanelerle gözdağı vermek, parmak sallamak..