Dün DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın yemek davetindeydim.
Yerel seçimler öncesi parti politikalarını anlatmak ve sorularımızı yanıtlamak istiyordu. Yani Altılı Masa’nın bitişinden sonra DEVA bağımsız ve bağlantısız olarak kendini ifade etmek niyetindeydi hissettiğim kadarıyla.
Seçim öncesi hiçbir etkinliklerine çağrılı olmadığım için bu öğle yemeği daveti beni biraz şaşırttı ama bunda Sayın Babacan’ın yeni atadığı danışmanı Ömer Şahin’in de rolü var sanırım. Sevgili arkadaşım Gülay Göktürk de Yönetim Kurulu üyesi olarak toplantıdaydı ve bu benim için sürpriz oldu. O “Asıl senin gelmen sürpriz” dedi. Gülüştük.
Ali Babacan 12 şehidimizle ilgili olarak konuştuktan sonra meselenin çözümünde iki kilit kavramın öne çıktığını belirtti ve bunları “Kök sebepler” ile “Örgütleri yalnızlaştırabilmek” olarak açıklayıp altını doldurdu.
Sonra ekonomik durumla ilgili yapılan yanlışlardan ve “Ekonomideki U dönüşleri” nin geldiğimiz noktadaki olumsuz etkilerinden bahsetti.
Ancak benim ilgimi çeken ve aramızda bir hayli de diyaloğa sebebiyet veren sözleri ise genel seçim sonucuna ilişkin analiziydi.