Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Suriye’deki Esad kalıntısı silahlı katil sürülerinin başlattığı ayaklanma üzerine çıkan çatışmaları “Suriye’de Aleviler katlediliyor” yalanlarıyla Türkiye’ye taşımak isteyenlere yönelik sözlerinin iki kelimeden oluşan son cümlesi böyleydi:
“Artık başaramayacaksınız”
Ama ne yazık ki bu nakliye işini üstlenenlerin başını CHP’lilerin çekmesi de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın özellikle üzerinde durduğu bir husustu.
CHP’lilerin, Grup Başkan Vekili Ali Mahir Başarır’ın mülevves bir dille ve tam da “Siyasal Alevicilik” jargonuyla dökülen hezeyanlarına ortak olmaları ise durumun ana muhalefet partisi açısından ne denli vahim olduğunu göstermekte. Dillendirilen Mezhepçi söylem CHP’nin geçmişten hiç ders almadığının bir kanıtı adeta. Ülkemizdeki derin odakların bu tarz siyasetin arkasına takılan insanları nasıl kışkırttığını, oluşan karşı tepkileri de mobilize edip ülkenin kardeş halklarını birbirine düşürmeye çalıştığını geçmişte Çorum’da, Maraş’ta, Sivas’ta, Gazi Mahallesi’nde gördük, yaşadık. Çok acı olaylardı. Yüzlerce insanımızı kaybettik. Madımak Oteli’nde şairlerimiz, yazarlarımız da dâhil 35 insanımız diri diri yakılırken karanlık lobilerin iktidarın sosyal demokrat kanadının başındaki ismi; Erdal İnönü’yü nasıl hareketsiz bıraktığını da gördük.
Kuşkusuz artık eski Türkiye yok.
Mossad, CIA gibi istihbarat örgütlerinin at koşturduğu, yargısına, silahlı kuvvetlerine FETÖ’cülerin sızdığı bir ülkede yaşamıyoruz.