Hemen yakın tarih.
Hatırlayın Selin Sayek Böke’nin kendisini destekleyen iç ve dış
sermaye çevrelerinden aldığı talimatla referandumdan sonra yaptığı
“sokaklara dökülelim” çağrısını.
Kemal Kılıçdaroğlu reddetmişti. Selin Sayek Böke’nin rol çalmasına
kariyer hesapları nedeniyle karşı olan Gürsel Tekin etkiliydi bu
kararın alınmasında.
Oysa sokağı aslında FETÖ istiyordu ve tabii arkasındaki küresel
karanlık odak. CHP içindeki Gladyo devreye sokuldu.
Kim Gladyo? Sıralayalım:
Sezgin Tanrıkulu, Mahmut Tanal, Selin Sayek Böke, Eren Erdem, Aytun
Çıray.
Şaşırdınız mı?
Öyle ya Aykut Erdoğdu, Özgür Özel, Bülent Tezcan nerede peki?
Yoklar, çünkü onlar etkisiz elemanlar.
Yine hatırlayalım. Selin Sayek Böke’nin yaptığı açıklama elinde
patlayıp bir köşeye çekilmesinden sonrasını:
Aynı çevreler Muharrem İnce’yi piyasaya sürdü. Kullanışlı İnce,
derhal sahaya indi ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu devireceğinin
mesajlarını vermeye başladı radikal söylemleriyle.
Nerelerde manşet oldu dersiniz?
Tabii Sözcü ve Hürriyet gazetesinde.
Kılıçdaroğlu yine bir şeylerin döndüğünü fark etti ve söylemini
“kontrollü darbe yalanı”na kadar değiştirdi “Ben hazırım” mesajı
vermek için.
Gladyo, Enis Berberoğlu ile ilgili mahkeme kararı açıklanınca kulak
memesi kıvamına gelen Kılıçdaroğlu’na gereken mesajı getirdi:
“Bu karar da sokağa dökülmenizi sağlamıyorsa biz de MİT tırları
görüntülerini sizin servis ettiğinizi ve Can Dündar’a ilettiğini
ifşa ederiz”
Mesaj, kendisine kaset kumpası ile bu koltuğu altın tepside
sunanların gücünü bir kez daha hatırlattı Kemal
Kılıçdaroğlu’na.