Çok yazık oluyor.
Koskoca Osmanlı İmparatorluğu’nun ve bakiyesi Türkiye Cumhuriyeti
içinde varoldu Türkler, Ermeniler ve Rumlar. Bu toprakların
kadim milletleriydi hepsi. Bir göç ülkesi olan Osmanlı, giderek
diğer halklarla da zenginleşti. Yüzyıllarca iç içe yaşadık.
Komşuluk ettik, sevdik birbirimizi, akraba olduk, karıştık. Arada
bir kapıştık ama sonunda hep barıştık.
Sonra ne olduysa oldu, 130 yıl önce birileri el attı içimize.
Yabancı eller.
Keşke şair olarak kalsaydı dediğimiz merhum Başbakan Bülent
Ecevit’in, Fikret Kızılok’un da besteleyip söylediği o
unutulmaz şiirinin dizelerindeki gibi olmuşuz kanlı
bıçaklı.
Bir soyun kanı olmasın varsın
damarlarımızda akan kan
içimizde şu deli rüzgâr
bir havadan.
Bu yağmurla cömert
bu güneşle sıcak
gönlümüzden bahar dolusu kopan
iyilikler kucak kucak.
Bu sudan, bu tattandır ikimizde de günah
bütün içkiler gibi 'zarar'ı kadar 'leziz'
bir iklimin meyvesinden sızdırılmış
bir içkidir kötülüklerimiz.