Değil, ben de adı gibi
eminim.
Ama FETÖ’ye destek
verdi.
Bunu da ben değil
bizzat kendi
söylüyor dünkü yazısında:
“O sırada FETÖ takımı henüz
darbe yapmaya soyunmamış ama AKP ile kapışmış durumda. Ancak
bunların günün birinde darbe yapmaya kalkışacağını kimse bilmiyor.
İkiz kardeşi AKP ile aralarına kara kedi girmiş… Ve
ben bunların kavgasında cemaati tutmuşum. Hepsi bu
kadar!.. FETÖ’cülük konusunda somut belge var mı?
Hiçbir şey yok, olamaz da.”
Şimdi buradan yola
çıkarak Emin Çölaşan’ın FETÖ’cü olduğunu iddia
etmek ve Sözcü yazarlarının ahmakça yaptığı
gibi “Emin Çölaşan’ın nasıl FETÖ’cü olmadığını ispat
etmeye çalışmak” abesle iştigal.
Zaten Savcı da
onu FETÖ’CÜ OLMAKLA DEĞİL, FETÖ’YE DESTEK
VERMEKLE suçluyor.
İşin ilginç
yanı Emin Çölaşan da bunu kabul
ediyor ve “Evet, cemaati
destekledim” diyor.
Burada “Ne var
canım, desteklediyse desteklemiş, suç mu?” diye
soranlarınız çıkacaktır ama mesele söylenenlerin, hukuken problemli
olmasının ötesinde, demokrasinin temeline dinamit koyacak nitelikte
ve etik dışı ifadelerle ilgili.
2015 yılının 29 Ekim tarihinde
yayınlanan bahse konu olan ŞİMDİ CEMAATİ SAVUNMA
ZAMANI başlıklı yazısına değinmeden önce bu son
yazısından yola çıkalım.