Kavga gerçekten de çok büyüktü ve Fetullah’ın “Ben ölürsem örgüt dağılır” tehdidine ya da şantajına başvurmaktan başka çaresi kalmadığı görünmekteydi. Bana bu bilgileri veren Ümit Akdemir Fetullah’ın her gün aldığı tonlarca ilacın dozunu artırarak bunu kolayca yapabileceğini söylemekteydi. Daha sonra Fetullah iblisini iyi tanıyanlardan aldığım mesajlardan anladım ki Fetullah hakikaten intihar girişiminde bulunmuş ancak “öldürücü doz”u almamıştı. Dahası bu “intihar girişimi”nden kurtarılmasını sağlamak için gerekli kişileri haberdar etmişti. Amacı “Gerekirse bunu yapabilirim”i göstermekti. Kendisine birkaç aydır Bamteli adıyla yayınlanan konuşmaları yaptırılmıyordu ve nihayet izin verildiğinde de süresini 40 dakikadan 5 dakikaya indirmişlerdi. Ama o öylesine şeytani bir zihne sahipti ki bu beş dakikayı bile son derece iyi değerlendirip kameranın karşısına kefeni andıran kıyafetiyle çıkıp ilk mesajını vermişti. Konuşmasını dinlediğinizde ise intihar ettiğini alenen kabul etmekte, öldüğünde neler olacağını “Biz gidince iyi mi olur, kötü mü olur” cümlesiyle hatırlatmakta ve aynen şöyle demekteydi:
“Dünyada kalmak, ahirete gitmek mevzuunda kararı yine de karar sahibine bırakmak lazım.”
Sonuçta Müslüman geçiniyor ve İslamiyet’te intihar büyük bir günah. Yukarıdaki cümlesinde “Ettim bir halt, intihara başvurdum ama ahirete gitmek mevzuunda kararı YİNE DE SAHİBİNE BIRAKMAK lazım” diyor.
Tabii kurtarıldıktan sonra serum takıldı ve bir süre tedavi gördü. Bu arada geçen ay, FETÖ’cü hesaplar arasında Fetullah Gülen’e ait olduğu belirtilen, serum takıldığı için MORARMIŞ EL fotoğrafı dolaşmaktaydı.
Bu fotoğrafı biz de açık medyadan aldık. FETÖ iblisleri anlaşılan durumun vahametini anlamış olacaklar ki Suudi Arabistanlı bir fake hesap yoluyla ön almak ve olayı örtbas etmek için el fotosunu kullanıp üzerine “Sevgili babamın hastalığı nedeniyle bize dua edin” mealinde uyduruk bir izahat koymuşlardı.