İçişleri Bakanlığı’na bağlı teşkilatlardan birinin başındaki isimle konuştum dün.
Kendisine “Fetullah Gülen’in zehirlenmesinden sonra durum nedir?” diye sordum.
Örgütte bir çöküş sürecinin yaşandığını, esasında bunun zehirlenme vakasından çok daha önce başladığını söyledi.
Devam etti:
“FETÖ elebaşının geçtiğimiz ay zehirlendiği ortaya çıktıktan sonra örgüt psikolojik olarak iyice çöktü. Gülen’i yoğun ve konsantre ilaç takviyesi ile iki cümle zar zor konuşturup, kalan bölümü de bilgisayar tekniğiyle uzattılar ve eski görüntüleri montajlayarak paylaştılar. Ama zehirlendiği haberinin çıkmasından tam 15 gün sonrasına bunu kotarabildiler.”
Adını veremeyeceğim yetkiliden aldığım bilgilerle yazacaklarım şu anda sınırlı ama aynı zamanda çok da önemli.
Bir kere yoğun biçimde devam eden FETÖ operasyonları hız kesmeyeceği gibi giderek artacak. Yetkili “Nefes aldırmayacağız” diyor.
FETÖ tabanı durumu anladı. Bu konuda kendi aralarında bile konuşmamaya çalışıyorlar çünkü moralleri çok bozuk. Gülen artık etkisiz eleman olduğu için yerine kimin geçeceği tartışmaları hız kazanmış durumda. Başta mollalar olmak üzere herkes sessiz ve derinden kendi tezgâhını kuruyor. Pensilvanya’daki iblis yuvasının her odasında bir hizip var. Kapalı kapılar arkasında Gülensiz yeni dönemin plânları yapılıyor. Odalardan çıkıldığında başlar hafif mahzun ve yana eğik, suratlarda badem bıyık altından sahtekârca “hüzünlü” bir tebessüm, hastalıklı beyinlerinin kıvrımlarında “Ne zaman ölecek lan bu?” soruları fıldır fıldır dönerek dolaşmaktalar. Halef adayları olmayanlar şimdiden toto oynamaya başladı bile. Acaba örgütün lideri kim olacak? Bilseler en azından ona yanaşacaklar.