Aklınızdan bile geçirmeyin.
“Markar Esayan, birlikte program yaptığı arkadaşına cevap
yazdırıyor” diye düşünmeye tevessül edenler bilsin ki Markar bu
yazıdan sizlerle birlikte haberdar olacak. Haber verseydim eminim
yazmamamı isteyecekti benden. Garo Paylan, “arkadaşı” Markar’ı eğer
gerçekten tanıyorsa, bilir bu özelliğini.
Ama bu mesele Garo Paylan’ın Markar Esayan hakkında söylediklerindeki kişisellikten öte bir duruma işaret ediyor.
Paylan, Hürriyet gazetesinde Ahmet Hakan Coşkun’a verdiği röportajda, Markar Esayan’ın özellikle son iki yıldır işlenen pek çok suçu meşru kılmaya dönük bir performans sergilediğini söylüyor. Örneğin Gezi’de, Kobani’de farklı tutum aldığını, “Afedersin Ermeni” denilirken “Aslında öyle demek istemedi” diye durumu tevil etmeye çalıştığını ifade ediyor.
Markar, bu “suçları” nedeniyle nedamet getirmeliymiş Garo Paylan’a göre.
Markar Esayan’ın Gezi hakkında bir kitabı var, “Dünyayı durduran 60 gün” adında. Okumasını öneririm. Ucuz, sığ ve hiçbir temele dayanmayan suçlamalarını meşruiyet çizgisini de işin içine sokarak yaptığında, suçladığın kişinin fikirlerini bilmen gerekir. Sadece o değil. Markar ile birlikte pek çok kişinin “Kalkışma” ve “Darbe girişimi” olarak nitelediği Gezi için “meşru” liderin Selahattin Demirtaş’ın ne dediğini de biliyor olmalısın.