Ülkemiz en çok ifade özgürlüğü
konusunda eleştirilerin odağında. Avrupa’da kim konuşsa
ağızlarından “Gazeteciler baskı altında” lafı
eksik olmuyor. Ardından “Hapisteki gazeteciler”
adı altında FETÖ medyasının gazeteci kimlikli örgüt üyeleri ile
Türkiye’de yakalanan ve terör faaliyetleri nedeniyle tutuklanan
Alman uyruklu isimleri sıralıyorlar.
İfade özgürlüğü.
Büyüleyici bir
kavram.
Türkiye de “Gazeteciler
dâhil herkes için fikir ve ifade özgürlüğü, bir düşüncenin
dillendirilmesi ya da yazılmasıyla ilgilidir. Terör
örgütleriyle, darbecilerle iltisaklı olanları, devletin gizli
belgelerini yayınlayanları sırf gazeteci kimliği
taşıdıkları için fikir ve ifade özgürlüğü kapsamına
alamayız” demekte.
Bu bakımdan Türkiye’de fikir ve
ifade özgürlüğü kapsamında tek bir “gazeteci”
tutuklu yok. Sözcü gazetesi yazarı Soner Yalçın’ın FETÖ
İMAMI olarak adlandırdığı Enis Berberoğlu da devletin
gizli belgelerini verdiği için Can Dündar’ın
ihbarıyla tutuklandı. Yargıtay cezasını onadı ama
milletvekili olduğu için bu ceza ertelendi.
Aslında bir TÜRK
GAZETECİ var yalnızca fikir ve ifade özgürlüğü
kapsamında hapis cezasına çarptırılan.
Adı Rahmi Turan.
Sözcü gazetesinin başyazarı Rahmi Turan değil ama.
O Almanya’da yaşayan bir
a Haber muhabiri.
Augsburg Eyalet
Mahkemesi, 24 Mayıs 2017 tarihinde canlı yayında
FETÖ kaçağı olarak Almanya’da yaşayan Mustafa Güngör’e
ait bir “çocuk yuvası”nın önünde canlı
yayın yaparken söylediği sözler nedeniyle Rahmi
Turan’ı 100 gün hapis cezasına çarptırdı.
Rahmi Turan, kaçak FETÖ’cünün açtığı çocuk yuvasında zavallı
yavrucakların beyinlerinin yıkandığını ve kendileri gibi
terörist yetiştirdiklerini söylemişti.
İşte bu FETÖ’cü şikâyet etti ve
Alman mahkemeleri derhal faaliyete geçip Rahmi Turan’a cezayı
kestiler.
Bizdeki embesillere bakarsanız
Almanya fikir ve ifade özgürlüğünün beşiği.
ERDOĞAN’IN GÜNDEMİNDE
RAHMİ TURAN VAR MI?
Peki, siz hiç Rahmi Turan’la
ilgili kararın haberini yaptıklarına tanık oldunuz mu?
Gerçi muhalif olmayan basında da
yoktu Rahmi Turan haberi. Bir tek a Haber muhabiri
olduğu için Sabah gazetesinde. O da
yetersiz.
Oysa kıyamet
kopmalıydı. Ne “suçu” var Rahmi Turan’ın? Terör örgütleri
içinde mi yer almış? Onlara istihbarat mı sağlamış? Teröristlerin
çanak yalayıcılığını mı yapmış?
FETÖ’cülere FETÖ’cü demiş,
açtıkları çocuk yuvasıyla da terörist yetiştirdiklerini
söylemiş.
Yalan mı? Yıllarca açtıkları ya
da sızdıkları okullarda terörist yetiştirmediler mi?
Önemli olan Rahmi Turan ile
ilgili verilen 100 günlük hapis cezası kararının
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın iki gün sonra
başlayacak Almanya ziyaretinde Şansölye Angela
Merkel ile masaya oturduğunda önünde olan dosyaların
içinde yer alması.
BİR NESİL ELDEN GİDİYOR,
TÜM ÜLKE KIŞ UYKUSUNDA
Bu dosyaların içinde Almanya’nın
Jugendamt adı verilen Gençlik Dairelerinin Türk
ailelerinden kopardığı 5000 Türk çocuğunun akıbeti ile
ilgili sorular da olmalı. Bu Nazi artığı kurumun Türk
çocuklarını asimile etmek amacıyla yasa dışı olarak
Alman ailelere verildiği örneğin.
Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti
devletinin üzerine âdeta ölü toprağı serpilmiş
vaziyette.
Bunları Alman medyasında
göremezsiniz. Ama işin acı tarafı Türk medyasında da
göremiyorsunuz. Bırakın muhalif medyayı, diğerleri de görmüyor.
Gözlerinde tavukkarası var sanki. Bir nesil gidiyor haberleri
yok.