Ağzının kenarındaki kıvrımdan anladım ki laf geçirecek her zamanki gibi. Gelecek ay için para biriktirmeye başlamış. Ben de safça “Tatil için mi?” diye sordum. İyice sırıtarak “Yok, dana pirzola markette 164 lira olmuş da onun için. Gelecek ay 1 kilo almayı planlıyoruz” dedi.
Kahkahayı basacaktı ki verdiğim cevapla gülüşü yarım kaldı. “Genel Başkanın Kemal Bey'e selam söyle, her adımını danıştığı patronu TÜSİAD’dan sorsun hesabını. AKP kadar onlar da sorumlu işin bu noktaya gelmesinden” deyince ne olduğunu anlamayıp afalladı. “Sebebini yarın yazacağım, oradan öğrenirsin” deyip ayrıldım onu öylece bırakarak.
Evet, kurulduğu günden bu yana ülke ekonomisi ve siyasetinde önemli rol oynayan Türk Sanayicileri ve İş insanları Derneği TÜSİAD, tarım ve hayvancılık konusunda da önemli aktörlerden biri. Çünkü üyelerinden pek çoğu tarımda doğrudan ya da dolaylı şekilde işler yapmakta. Özellikle hayvancılıkta doğrudan üretim yapmakta birçok TÜSİAD üyesi.
TÜSİAD hazırlattırdığı raporlarıyla ve bu raporlarının Türk sanayi ve tarımını, hayvancılığını yönlendirmesiyle ünlü.
Şimdi sıralayacağım gelişmeler TÜSİAD’ın Türkiye’nin tarım ve hayvancılık sektörünü, hayvancılık üretimini nasıl batırdığının hikâyesidir...