Hatırlayacaksınız, Beşiktaş’ın eski
Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ın Başkan Yardımcılığını
yürütürken görevinden çıkarılan Heyecan Şahin’in
başına gelenleri 31 Ekim
tarihinde “Murat Hazinedar’ın mektubu ve karakolda
zorunlu bir geceleme” başlıklı yazımla (*)
anlatmıştım.
Heyecan Şahin’in bana gönderdiği
onlarca dosya, belge ve iddiaları hakkında bilgi var.
Bunları İstanbul Cumhuriyet
Savcılığı’na da iletmiş zaten. Murat
Hazinedar’ın hakkında neden dava açılmadığını
soruyor. Çünkü Murat Hazinedar’ın sırf görevden
alınmasına sebep olduğu gerekçesiyle kendisini hakkında çeşitli
davalar açarak yıldırmaya
çalıştığını ifade ediyor. Gerçekten
de Adana’daki Lezzet
Festivali’nde tanıdığım Heyecan
Şahin, Murat Hazinedar’ın “Beni ve eşimi
mektupla tehdit
etti” iddiasıyla gözaltına
alınmış ve ben de buna tanık olmuştum. Heyecan Şahin
bu yüzden karakolda gecelemek zorunda kalmış, ertesi gün de hâkim
tarafından “Bu ne saçma bir
gerekçe” denilerek serbest bırakılmıştı.
Konuyla ilgili yazının
yayınlanmasının ardından Sayın Murat
Hazinedar beni aradı ve imzasız olsa
bile o tehdit mektubunun Heyecan Şahin tarafından
kendisine gönderildiğini, bunun için MNG
Kargo’dan aldığını ifade etti. Hatta o görüntüleri
bana da iletti. Ancak görüntüleri o kadar uğraşmama rağmen bir
türlü açamadım. İddiayı Heyecan Şahin’e sordum,
şiddetle reddetti. Bana yeni belgeler gönderdi
ve Murat Hazinedar’ın neden yargılanmadığının
sorulması gerektiğini tekrar ifade etti.
İşin enteresan yanı şu,
aradığında epey konuştuğum Murat Hazinedar da
Demokles’in kılıcı gibi bir soruşturmanın tepesinde
durduğunu ve en kısa zamanda soruşturmanın
tamamlanıp dava
açılmasını, açılmayacaksa da dosyanın
kapatılması gerektiğini söyledi.
Yani Murat Bey de yargılanmak istiyor. Bu
arada şu ilginç bilgiyi vererek “Eğer soruşturma
süreci tamamlanmazsa AİHM kararlarına göre üç yılı geçtiği için
kendiliğinden düşecek” dedi.
Haklı, çünkü hem aşağıdaki
açıklamada okuyacağınız üzere Murat Hazinedar masum
olduğunu ifade ediyor, hem de Heyecan
Şahin’in bana gönderdiği, incelediğimde son derece ciddiye
alınması gerektiğini düşündüğüm belgelerin hepsi savcılıklarda.
Tamamına yakını Beşiktaş İlçe Belediyesi’ndeki
usulsüzlük ve yolsuzluk iddialarına dair dosyalar. Benim
her iki tarafın da iddialarını ve sunduğu belgeleri sürekli
yayınlayarak meseleyi bir pehlivan tefrikasına çevirmeye niyetim
yok.
Bu yüzden Sayın
Hazinedar’dan bir açıklama istedim, o da
gönderdi.
Gayet nazik ve edepli bir
üslupla, konuya odaklı olarak yazıldığı için aynen
yayınlıyorum.
Kendi açımdan konuyu da burada
kapatıyorum. Bundan sonrası hukuka ait.
Murat Hazinedar’ın yazılı
açıklaması
Sayın Uğur;
Heyecan Halime
Şahin, eski Beşiktaş Belediyesi Başkan Yardımcısıdır,
görevi sırasında uygunsuz ve uyumsuz davranışları nedenle
görevinden alınmıştır. Bunlardan bir tanesi de görev yaptığı
sırada, kendi öz oğluna ait şirkete Beşiktaş
Belediyesi’nin yemek ihalesini vermeye çalışmış hatta
oğlu ihaleye geç kaldığı için ihale saatini bile son dakika
değiştirerek usulsüzlük yapmış, konuya müdahale eden şahsım ve
diğer ilgililer sayesinde Heyecan Halime Şahin’in öz
oğlunun bu ihaleye katılması engellenmiştir.
Yaklaşık olarak 5 yıldır, sürekli
olarak, görev yaptığı dönemde Belediyeden dışarı
sızdırdığı bazı dosya ve evrakları; çarpıtarak BİMER,
CİMER, Başbakanlık Etik Kurulu, İçişleri Bakanlığı, Teftiş Kurulu
Başkanlığı, Savcılık vb. tüm makamlara tekrar tekrar şikayet unsuru
olarak iletmiş kamu düzenini yıllarca zedelemiş, bilgi
ve belgelerin asılsızca basına yansıtılmasına vesile
olmuş, hiçbir şey elde edemeyince 15 Temmuz
Darbesinin akabinde oluşan infiali fırsat bilerek pek
çok başka Belediye Başkanının da benzer örneğini yaşadığı
gibi, şahsım hakkında FETÖ ihbarında
bulunmuş bir şahıstır.
TEHDİT MEKTUBU
ALDIK
Tüm bunların dışında 13 Şubat
2018 günü Beşiktaş Belediyesi çalışanı iki memurun adını
kullanarak şahsım ve eşim Av. Özlem Hazinedar’a birer
adet tehdit mektubu gelmiştir. İçeriğini açıp
okuduğumuzda kendisinden şüphelenmemiz
neticesinde, ilgili kargo şirketinden temin ettiğimiz,
mail olarak da size ilettiğimiz, 3 farklı kamera görüntüsünden
kendisi teşhis edilmiş, hakkında dava
açılmıştır. Yine; ekte bilginize sunacağım evrakla da
görüleceği üzere hakkında açılan davalara üst üste katılmadığı ve
ifade vermekten kaçtığı için Mahkeme Hâkimi tarafından kendisine
yakalama kararı çıkartılmış, Adana’da bulunduğu tespit edilince de
bu işlem yetkililerce gerçekleştirilmiştir.
Kendisinin şahsıma dair tüm
iftira ve isnatları ‘FETÖ iftirası
dışında’ gerek Başbakanlık Etik Kurulu, gerek
Danıştay, gerek İçişleri Bakanlığı keza Savcılık
nezdinde tamamen lehime
sonuçlanmış, bugüne kadar tüm bu konulara dair tek
bir gün bile ifadem alınmamış, söz konusu tüm iddialara dair ise
hakkımda açılmış tek bir dava bulunmamaktadır. Hakkımda sadece
Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen FETÖ soruşturması, 3 yıl 4
aydır, ifadem dahi alınmadan ve içeriğine erişimin engellenmesi
adına gizlilik kararı koyulmuş şekilde devam
etmektedir.
HEYECAN ŞAHİN’E AÇILAN
DAVALARIN DÖKÜMÜ
Heyecan Halime Şahin’in
şahsıma dair attığı onlarca iftira dolayısı ile
hakkında açılan tüm soruşturma ve dava dosya numaralarını sırası
ile sunuyorum:
a) Manevi Tazminat - İst. 14.
Asliye Hukuk Mahkemesi, 2016/237 E.
b) Hakaret ve Tehdit - İst.
14. Asliye Ceza Mahkemesi, 2018/46 E.
c) Hakaret ve İftira - İst.
Cumhuriyet Başsavcılığı, 2017/13915 Sor.
d) Hakaret ve İftira (Sosyal
Medya Paylaşımı) - İst. CBS 2016/91762 Sor.
e) Manevi Tazminat - İst.
7.Asliye Hukuk Mahkemesi 2017/95 E.
f) Manevi Tazminat - İstanbul
16. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2018/86 E
g) Hakaret, İftira, Suç
Uydurma - İst. Cumhuriyet Başsavcılığı, 2016/52247
Sor.
h) Tehdit ve Şantaj - İst
CBS, 2017/85572 Sor.
i) İftira, Suç Uydurma,
Gizliliği İhlal, Adil Yargılamayı Etkilemeye Teşebbüs - İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı, 2018/8525 Sor.
j) Mobbing İftirası -
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2017/185762
Sor.
k) Adli Makamları Etkileme,
Adli Makamlar Önünde Yalan Beyan, Gizliliği İhlal Suçu- İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı, 2017/185768 Sor.
l) İftira, Adli Makamları
Etkileme, Adli Makamlar Önünde Yalan Beyan, Gizliliği İhlal Suçu -
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2018/54951 Sor.
m) Tehdit, Şantaj, Suç
Uydurma, İftira - İstanbul CBS, 2017/19428 Sor.
n) Heyecan Halime Şahin
Şikayeti, İhaleye Fesat Karıştırma, Evrakta Sahtecilik - İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı, 2016/29515 Sor.
o) Heyecan Halime Şahin,
Canfer Deliismail Şikayeti, FETÖ/PYD Terör Örgütü Üyeliği- İstanbul
Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu, 2016/90239
Sor.
p) Heyecan Halime Şahin
Şikayeti, Mobbing, Özel Hayatın Gizliliğini İhlal, Görevi Kötüye
Kullanma - İstanbul CBS, 2015/112251 Sor, 2016/123999
Sor.
q) Hakaret, İftira ve Suç
Uydurma- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2016/52247
Sor.
r) Heyecan Halime Şahin
Şikayeti, Hakaret ‘Rüşvet’ Kelimesi- İstanbul Cumhuriyet
Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu, 2017/7329
s) İftira, Adli Makamları
Etkileme, Gizliliği İhlal Suçu - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı
2018/8525 Sor.
t) Kişisel verilerin hukuka
aykırı olarak ele geçirilmesi, kaydedilmesi - İstanbul Cumhuriyet
Başsavcılığı 2018/79984 Sor.
u) Adli Makamlar Önünde Yalan
Beyan, iftira - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/34672
Sor.
v) Yanlış adres beyanında
bulunma - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 2019/51149
Sor.
w) Tehdit, şantaj, hakaret,
özel hayatın gizliliğini ihlal- İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesi
2019/155 E.
x) İftira- İstanbul 5. Asliye
Ceza Mahkemesi 2019/12 E.
TANIMADIĞIM BİR
TANIK
Keza; Bağımsız
Araştırmacı Gazeteci Yazar TALİP DOĞAN KARLIBEL; eski
dönemin meşhur, bugünün firarisi savcısı Zekeriya
Öz’ün, Türkiye’nin gündemini uzun süre meşgul eden
Ergenekon, Balyoz, Şike gibi
davalarında tanığıdır. Kendisinin daha
önceki tüm davalardaki ifadelerinin yalan olduğu
hukuken kanıtlanmış, ekte bilginize sunacağım üzere, 2
sayfa adli sicil kaydı bulunan bir şahıs olduğunu belirtmek
isterim.
Kendisini tek bir gün görmedim,
şahsen tanımam.
Sözüm ona; bağımsız gazeteci,
araştırmacı, yazar kimliğine bürünmüş bu kişinin delilsiz
iddialarına dair pek çok defa şahsım tarafından hukuksal süreç
başlatmış olmasına rağmen, devlet tarafından bugün dahi itibarlı
bir şahıs olarak kabul edilmekte, sebebi bilinmez bir
şekilde resmî makamlar karşısında
korunmakta, delilsiz dedikodularına inanılmakta ve
kendi uydurduğu yalanları ile Tevdi Raporları oluşturulmakta ve
şahsım da dâhil insanların zan altında kalmasına sürekli olarak
vesile olmaktadır.
Burada dikkate alınması gereken
husus; ülkemiz için fevkalade önemli olan FETÖ soruşturmalarının
sulandırılarak kirletilmesidir.
Talip Doğan Karlıbel’in
şahsıma dair attığı onlarca iftira dolayısı ile hakkında açılan tüm
soruşturma ve dava dosya numaralarını
sırası ile sunuyor, hakkında en
son açılan 2018/4462 S. Nolu, 2019/52284 E. Nolu dava dosyasını
özellikle incelemenizi rica ediyorum:
a) Hakaret ve iftira -
İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesi, 2018/259 E.
b) Hakaret ve iftira -
İstanbul 38. Asliye Ceza Mahkemesi, 2019/61 E.
c) Hakaret ve iftira -
İstanbul Anadolu 35. Asliye Ceza Mahkemesi, 2018/617
E.
d) Manevi tazminat- İstanbul
10. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2016/469 E.
e) Manevi tazminat- İstanbul
2. Asliye Hukuk Mahkemesi, 2017/99 E.
f) Hakaret ve iftira -
İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi, 2019/365 E.
g) Hakaret ve iftira -
İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi, 2019/351 E.
h) Hakaret ve İftira –
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, 2019/64701
Sor.
i) Hakaret ve iftira -
İstanbul 45. Asliye Ceza Mahkemesi, 2015/496 E.
j) Yetkili olmadığı bir iş
için yarar sağlama - İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı
2018/4462 S. N., 2019/52284 E. N., 2019/42136 İddianame
N.
İyi çalışmalar dilerim.
Saygılarımla…
.....
Hatırlayacaksınız, Beşiktaş’ın eski
Belediye Başkanı Murat Hazinedar’ın Başkan Yardımcılığını
yürütürken görevinden çıkarılan Heyecan Şahin’in
başına gelenleri 31 Ekim
tarihinde “Murat Hazinedar’ın mektubu ve karakolda
zorunlu bir geceleme” başlıklı yazımla (*)
anlatmıştım.
Heyecan Şahin’in bana gönderdiği
onlarca dosya, belge ve iddiaları hakkında bilgi var.
Bunları İstanbul Cumhuriyet
Savcılığı’na da iletmiş zaten. Murat
Hazinedar’ın hakkında neden dava açılmadığını
soruyor. Çünkü Murat Hazinedar’ın sırf görevden
alınmasına sebep olduğu gerekçesiyle kendisini hakkında çeşitli
davalar açarak yıldırmaya
çalıştığını ifade ediyor. Gerçekten
de Adana’daki Lezzet
Festivali’nde tanıdığım Heyecan
Şahin, Murat Hazinedar’ın “Beni ve eşimi
mektupla tehdit
etti” iddiasıyla gözaltına
alınmış ve ben de buna tanık olmuştum. Heyecan Şahin
bu yüzden karakolda gecelemek zorunda kalmış, ertesi gün de hâkim
tarafından “Bu ne saçma bir
gerekçe” denilerek serbest bırakılmıştı.
Konuyla ilgili yazının
yayınlanmasının ardından Sayın Murat
Hazinedar beni aradı ve imzasız olsa
bile o tehdit mektubunun Heyecan Şahin tarafından
kendisine gönderildiğini, bunun için MNG
Kargo’dan aldığını ifade etti. Hatta o görüntüleri
bana da iletti. Ancak görüntüleri o kadar uğraşmama rağmen bir
türlü açamadım. İddiayı Heyecan Şahin’e sordum,
şiddetle reddetti. Bana yeni belgeler gönderdi
ve Murat Hazinedar’ın neden yargılanmadığının
sorulması gerektiğini tekrar ifade etti.
İşin enteresan yanı şu,
aradığında epey konuştuğum Murat Hazinedar da
Demokles’in kılıcı gibi bir soruşturmanın tepesinde
durduğunu ve en kısa zamanda soruşturmanın
tamamlanıp dava
açılmasını, açılmayacaksa da dosyanın
kapatılması gerektiğini söyledi.
Yani Murat Bey de yargılanmak istiyor. Bu
arada şu ilginç bilgiyi vererek “Eğer soruşturma
süreci tamamlanmazsa AİHM kararlarına göre üç yılı geçtiği için
kendiliğinden düşecek” dedi.
Haklı, çünkü hem aşağıdaki
açıklamada okuyacağınız üzere Murat Hazinedar masum
olduğunu ifade ediyor, hem de Heyecan
Şahin’in bana gönderdiği, incelediğimde son derece ciddiye
alınması gerektiğini düşündüğüm belgelerin hepsi savcılıklarda.
Tamamına yakını Beşiktaş İlçe Belediyesi’ndeki
usulsüzlük ve yolsuzluk iddialarına dair dosyalar. Benim
her iki tarafın da iddialarını ve sunduğu belgeleri sürekli
yayınlayarak meseleyi bir pehlivan tefrikasına çevirmeye niyetim
yok.