İspanya’da Katolik Engizisyon’dan epey yüklü bir kefalet
ödeyerek kurtulan Ortodoks Scarmentado, seyahat için bulunduğu bu
ülkeden ayrılmaya karar vermişti. Arkadaşları onu İspanyolların din
uğruna yaptığı bütün işler hakkında bilgilendirmişlerdi oysa. Ünlü
Chiapa piskoposunun anılarından anlaşıldığına göre İspanyollar
güneyde, İngilizler kuzeyde kâfirleri dine döndürmek için 10 milyon
insanı boğazlayıp yakmış ya da boğmuşlardı...
Fransız düşünürü ve yazarı Voltaire’in (Volter) Micromegas adlı
eserinden alıntıladım bu bilgileri. Kitabın “Scarmentado’nun
Seyahatlerinin Öyküsü” adlı bölümünden.
Hikâyenin kahramanı olan Scarmentado Girit adasının Kandiye
kentinde doğmuş bir adamdır. Hayatın kendisine bir yol çizmesiyle
bol bol seyahat eder. Roma ve Fransa’dan sonra gittiği İspanya’da
Engizisyondan zor kurtulur ama seyahati bırakmayıp bir de
Türkiye’ye (eserin orijinalinde ne bilmiyorum ama Osmanlı yerine
Türkiye yazılmış) gelir. Bir bölümü şöyle:
“Avrupa turunu Türkiye ile tamamlamayı kafama koydum ve hemen yola
koyulduk. ‘Bu Türkler vaftiz edilmemiş zındıklardır ve sonuç olarak
saygıdeğer engizisyonculardan daha zalim olacaklardır’ dedim
arkadaşlarıma. Dolayısıyla İslam ülkesinde ağzımızı açmayalım.
Böylece Türkiye’ye vardık. Ama Türkiye’de Kandiye’dekinden daha
fazla kilise bulunduğunu görmekten fena hâlde şaşkınlığa düştüm.
Kimi Yunanca, kimi Latince, daha başkaları Ermenice olarak Bakire
Meryem’e özgürce dua eden ve Muhammed’e lanet okuyan sayısız
keşişler vardı. ‘Bu Türkler ne iyi insanlar’ diye haykırdım. Fakat
Rum Hıristiyanlarla Latin Hıristiyanlar İstanbul’da can
düşmanıydılar; bu köleler birbirlerini ısıran ve ayrılmaları için
sahipleri tarafından dövülen köpekler gibi birbirlerine
kıyıyorlardı...”
İspanyolların ve İngilizlerin “kâfirleri dine döndürmek için
milyonlarca insanı kesmeleri” ile Osmanlı’nın egemenlik kurduğu
coğrafyalarda dinlere karşı tutumu arasındaki fark Fransız düşünürü
ve yazarı Voltaire tarafından böyle teslim ediliyor.