Önce şu tespitlere bir göz atalım.
Suriye’de Esad rejiminin kontrol ettiği ve yanında yer alan Nusayri nüfus savaştan önce 2 milyon 640 bin kişiydi.
Ülkedeki yaklaşık 2 milyon Hıristiyan’ın çoğu da savaş çıktıktan sonra göç etti.
Şam rejiminin bu savaşta yetişmiş 100 binden fazla genci öldü.
Savaştan önce nüfusu 1 milyon 800 bin olan Şam’ın nüfusu ise bugün 5 milyon civarında. Neredeyse Lazkiye hariç tüm rejim taraftarları Şam ve çevresinde dar bir alana hapsoldular.
Çünkü ülkede konuşlanan İran ordusu, DEAŞ’ın saldırıları ile boşalan ve Şam’a göç eden Nusayri-Hıristiyan nüfusun boşalttığı yerlere DEAŞ’ı kovduktan sonra Afganistan’dan, Pakistan ve çeşitli ülkelerden getirilen ekstremist Şii nüfusu yerleştirdi. Ve buna devam etmekte.
Geçen hafta Lazkiye’nin güney mahallesi Jable’de de bombalar patladı. Yakında oradaki Nusayriler de göç edecek ve göreceksiniz oralara da yine İran’ın Şiileri yerleştirilecek.
İran Suriye’nin demografik yapısını değiştiriyor. Nusayri nüfus bu kez azgın ve saldırgan radikal bir Şii nüfus ile baş başa kalma durumunda.
Çaktırmıyorlar ama rejim çok sıkıntılı.
Bir çarpıcı örnek daha.
Şam 15 gündür susuz.
Çünkü şehrin 16 kilometre kuzeyinde muhaliflerin kontrolünde bulunan ve aynı zamanda Şam’ın su ihtiyacını karşılayan Barada Vadisi’nden su akışı kesildi. İki hafta öncesine kadar, rejim güçleri, Şam'a su akışının engellenmemesi karşılığında muhaliflerin kontrolündeki bölgeye sınırlı miktarda gıda girmesine izin veriyordu.