Bu bienal bugüne kadar gezdiklerinizden çok farklı çünkü tarihi
dokuda geleneksel sanatlarımızla çağdaş sanatın sergileme
pratiklerini gördüğünüzde çarpılıyorsunuz. Mekanların çok başka bir
ruhu var, her adımınızda farklı bir duyguya giriyorsunuz.
'Çerçeve' fikrini temel alan, 'Çerçeve İçi-Çerçeve Dışı' temasıyla
yola çıkan II. Yeditepe Bienali'nden bahsediyorum.
7 Mart'a kadar iki ay boyunca sanatseverlerin ziyaretine açık olan
Bienal, İstanbul'la özdeşleşmiş dört ayrı mekânda, 226 sanatçıya
ait 282 esere ev sahipliği yapıyor. Hazırsanız Bienali gezmek için
Fatih'ten yola çıkıyoruz. Bienalin ilk adımı restorasyonu halen
sürmekte olan Süleymaniye İmareti'nden başlıyor. Diğer önemli
mekânlar Nuruosmaniye Mahzen ve Yedikule Hisarı... Nuruosmaniye
Mahzen, büyüleyici atmosferiyle, bir önceki bienalin gözde
mekanları arasında. Mahzen, bu bienalde geleneksel sanat eğitimi
almış sanatçıların, çağdaş sergileme yöntemlerine ev sahipliği
yaparak sanatseverlere ilginç deneyimler yaşatıyor. Eminim
birçoğunuzun görmediği yerlerdir. İşte bu yüzden bu Bienali
gezmelisiniz çünkü bambaşka bir dünyayla tanışıyorsunuz.