Artık efsane ikili; yemek ve sinema.
Tadı damağınızda kalacak film ve yemeklerin olduğu etkinliklerin en yenisini geçtiğimiz günlerde 20.
Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali gerçekleştirdi.
Genç yaşına rağmen gastronomi dünyasının en iyileri arasında yer alan Danimarkalı parlak yetenek Wassim Hallal; Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı'nın (TÜRSAK), Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle gerçekleştirdiği 20.
Randevu İstanbul Uluslararası Film Festivali'nin Gastronomi Randevusu etkinliği için Türkiye'ye geldi. Etkinlik kapsamında Soho House İstanbul'un sinema salonunda 'Michelin Yıldızları:
Mutfaktan Hikayeler' filmi gösterildi. Gösterim sonrası, filmin yönetmeni Rasmus Dinesen ve yapımcısı Jesper Jarl Becker'ın katıldığı bir söyleşi yapıldı. Söyleşiden sonra Wassim Hallal'ın bizler için hazırladığı eşsiz mönüyü tattık. Masanın başında 'Sofra Sırları' filmiyle adından söz ettiren yönetmen Ümit Ünal oturuyordu.
Hem yemek, hem sinema konuşmak herkesin çok hoşuna gitmişti.
Sofrada, son dönemde tüm dünyada sinema ve yemek ikilisinin çok dikkat çekmesinden bahsedildi. TÜRSAK Başkanı Fehmi Yaşar ve eşi Melike Yaşar, bu etkinlik için de ciddi bir katılım talebinin olduğunu söylediler.
Yapımcı Jesper Jarl Becker, filmlerdeki yemeklerin unutulmadığını, her zaman akıllarda kaldığını ekledi.
Gastronomi Randevusu'nun bu güzel etkinliğinden yola çıkarak ben de aklımda kalan en güzel yemekli filmleri sizler için derledim:
MAKARNA TARİFİ
Film, özellikle pastane ürünlerine karşı ayrı bir zaafı olanları can evinden vuruyor. 'Marie Antoinette'de;
'Louis' ile mutsuz bir evliliği olan Avusturya düşesi 'Marie Antoinette'in, mutluluğu pastalarda araması konu ediliyor. Fransa'nın ekonomik olarak kötü bir dönemde olmasından etkilenmeden yaşayan Marie Antoinette'in "Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler" sözü, halk arasında isyan yaratıyor.
Yapımda yemeklerin yanı sıra Demet Evgar'ın oyunculuğu da görülmeye değer.