Asgari ücret zammı beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Temmuz ayında memur ve emekliye de benzer şekilde güzel zamlar yapılacağı aşikar.
Bayram öncesi cebi para gören vatandaşın çarşıya pazara akın etmesini beklerdik. Ama alışveriş merkezlerindeki tenhalık devam ediyor. Bazılarında da esnafın tabiri ile kuru kalabalık var, yani gezinip de bir şey almayanlar.
Alamayanlar dersek daha doğru olur. Aslında firmalar büyük indirimler yapmışlar ama, fiyatlar hala yüksek. Bir çift ayakkabı 1.500, bir pantolon veya bluz 500 liradan başlıyor. Eli yüzü düzgün bir şey alayım derseniz bunun iki-üç katını ödemeniz lazım.
Yani paranın alım gücünün hala düşük olması bir sorun. Ama daha büyük sorun insanlardaki tedirginlik. Cebinde az çok parası olan da harcamaya korkuyor. Yarın fiyatlar nereye doğru gider kimseler emin değil. Geçtiğimiz bir yılda özellikle gıda ve temel ihtiyaç maddelerinin fiyatlarında yaşananlar vatandaşı tedirgin ediyor.
Hatırlayalım, zincir marketler, toptancılar hatta üreticiler, fiyatlarla istedikleri gibi oynadılar. Etin, peynirin, suyun, unun, tuzun, yağın, yumurtanın fiyatı bir ayda üç katına çıktı. Tepkiler büyüyünce azıcık indi sonra tekrar yukarı tırmandı. Deterjanda, tuvalet kağıdında, sabunda da aynısı yaşandı. Vatandaş, çoluk çocuğunun yediğinden kesme noktasına geldi.
İşte vatandaşın endişe ettiği şey bu senaryonun bir kez daha tekrarlanması. Çünkü piyasa düzeninin sağlandığına dair bir görüntü henüz yok.