Herkes Orta Vadeli Plan’ın fiyat istikrarı ve ekonomik hedefler bölümüne takılıyor ama planın çok daha önemli başlıkları var.
Özellikle şu dört konu yaşamsal önemde: Sanayide yerli üretim, gıdada arz güvenliğinin sağlanması, hizmet ihracatının desteklenmesi ve dijital dönüşüm. Devletin bu konularda bilinçli olduğunu görmek memnuniyet verici.
Dijital dönüşüm konusu veri yönetimi ve siber güvenlik ile iç içe ele alınmış. Doğru bir yaklaşım ama, eksikli. En başa yapay zekanın ve makine öğrenme süreçlerinin konulması gerekirdi. İlk revizyonda, başlıklar arasına yapay zeka stratejinin de eklenmesi iyi olacaktır.
Planın büyüme ve enflasyon hedefleri genel olarak gerçekçi bulundu ve olumlu karşılandı. 2026 itibarı ile yaklaşık 15 bin Dolarlık kişi başı milli gelire ulaşma hedefi gerçekten heyecan verici.
Ancak bu işin bölüşüm kısmı ne olacak? Planda buna dair bir
vurgu yok. Türkiye ekonomisi yirmi yıldır dünyanın en çok büyüyen
ekonomilerinden biri. Fakat özellikle son on yıldır gelir adaleti
bozuluyor.
Bölüşüm adaletini gösteren Gini katsayısını 2006-2010 yılları
arasında 40’ın altında, 38’ler düzeyinde tutmayı başarmıştık. Bugün
bu katsayı 42’nin üstünde seyrediyor. Yani Türkiye gelir bölüşümü
açısından her geçen gün daha adaletsiz bir toplum oluyor.
Pandemi sonrası piyasalarda yaşanan gelişmeler hepimize acı bir gerçeği gösterdi: Zenginler ve şirketler sadece kendi ceplerini düşünüyorlar. Büyüyen pastadan her zaman en büyük payı onlar aldığı gibi paylaşmaya da hiç yaşamıyorlar. Bunun için sade vatandaş, ekonominin ne kadar büyüdüğünden ziyade kendisinin bu refahtan pay alıp alamayacağına bakıyor.