Yeni düzenleme ile iflas erteleme tamamen ortadan kaldırılmıştı. Bu durumda; borçluların en kolay yararlanabileceği yol olarak konkordato tekrardan gündeme gelerek borçlulara ticari faaliyetlerini sürdürme olanağı sağlarken alacaklılara da alacaklarını tahsil edebilme olanağı sağlanmıştır.
MGC Legal konuyla ilgili vermiş olduğu bilgi ve değerlendirmelere göre;
İflasın ertelenmesi çerçevesinde cebri icra takiplerine karşı korumalı duruma geçen şirket, bu şekilde bir konkordato akdedebilecek veya borçlarının uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırılması veya adli konkordatoyla gidilmesi için gerekli ön hazırlıkları yapabilecektir.
İflas ertelemenin asıl amacı şirket aktifinin korunmasının sağlanmasıdır. Bu nedenledir ki, mahkemenin ”şirketin veya kooperatifin malvarlığının korunması için gerekli her türlü tedbiri” (İİK m.179’a, f.1, c.1) alma yetkisi vardır. Bu doğrultuda İflas ertelemenin şirketin malvarlığının muhafazasını sağlamak adına;
İyileştirme, konkordato, borçların uzlaşma suretiyle yeniden yapılandırılması, işletme masraflarının kısıtlanması, sermayenin arttırılması gibi başvurulabilecek yollar mevcuttur.
İflas erteleme ve konkordato, mali sıkıntılar içindeki bir sermaye şirketinin kurtarılmasını sağlamak için başvurulabilecek kurumlar olmakla birlikte, iflas erteleme sadece sermaye şirketi, TTK m.324 anlamında borca batıklık “(Türk Ticaret Kanunu’nun 376. maddesinin gerekçesine göre, ‘borca batıklık’, şirket aktifleri-yıllık bilançoda olduğu gibi- defter (iktisap) değerleriyle değil; gerçek (olası satış değerleri) değerleriyle değerlemeye tâbi tutulsalar bile alacaklıların alacaklarını alamamaları, yani şirketin borç ve taahhütlerini karşılayamamasıdır.)” bildiriminde bulunmuş̧ ise uygulanabilir. Ancak konkordatoya başvurabilmek için böyle bir şart aranmamaktadır. Geçici mühletin verilmesi iflas ertelemenin son bulmasını gerektirir; iflas erteleme, geçici mühletin varlığı halinde, varlığını devam ettiremez.