Yapılan son araştırmalar, bir satın alma kararının yaklaşık on saniye içerisinde verildiğini gösteriyor. Peki, mağazada raflara bakan tüketiciler, karşılarında duran ürünün cazibesi, değeri ve kalitesi konusunda 10 saniyede nasıl ikna olabilir? Hedef odaklı tasarımlarıyla markaların itici gücü olan Tasarist ekibi, dikkat çeken ambalajların satın alma sürecine etkisini yorumladı.
Süpermarket raflarında tüketicilere yaklaşık 25 bin ürün sunuluyor. Buna karşılık tüketiciler süpermarketlerde ortalama 45 dakika geçiriyor. Yapılan son araştırmalar, tüketicilerin bir satın alma kararını yaklaşık on saniye içerisinde verdiklerini gösteriyor. Bu da demek oluyor ki, ürünün tüketiciyi etkilemek için en fazla 10 saniyesi bulunuyor. Tüketicinin rafta tamamen kendisiyle baş başa kaldığı karar anında ürünle ilgili yapılan tüm reklam, pazarlama, halkla ilişkiler faaliyetleri geride kalıyor. Tüketiciyi o anda, o ürünü almaya ikna edebilecek tek şey ise ürünün ambalajı oluyor.
Tasarist ekibine göre, iyi bir ambalaj, tüketicilerin dikkatini cezbetme yetisine sahiptir. Doğru bir ambalaj tasarımı, marka bilinirliğine katkı sağlar, ürünün görünürlüğünü ve satılabilirliğini artırır. Bir ürünü, faydalarını net bir şekilde ifade eden ve tüketiciyle konuşan bir öğeye dönüştürmenin yolu kuşkusuz iyi bir ambalaj tasarımından geçer.
Süpermarket, alışveriş merkezi veya ürün satışının yapıldığı herhangi bir yere gittiğinizde, etrafınızda değişik renk, şekil ve boyutlarda yüzlerce ambalaj görürsünüz. Farkında olun veya olmayın en sevdiğiniz yiyeceği tek bakışta kolayca ayırt etmenizi sağlayan da her şeyden önce sahip olduğu ambalajdır.
Günümüzün rekabetçi pazarında tüketici, satın alma noktasındaki birçok alternatif ürün içerisinden dikkatini çekeni tercih ediyor. Kalabalık market raflarında son derece kaliteli, tüketiciye birçok özelliğiyle hitap eden, uygun fiyatlı bir ürün bile, bakılan fakat görülmeyen durumunda kalabiliyor. Bu da markaları ister istemez ambalaj tasarımlarıyla farklılaşmaya itiyor.
***