Dün itibariyle 2017’yi geride bıraktık. Öncelikle herkese yeni yılda sevdikleri ile birlikte huzurlu, mutluluk dolu bir yıl diliyorum.
Adet olduğu üzere yeni bir yıla girerken bir eskisini değerlendirmek için kaleme sarılmıştım ki bundan vazgeçtim.
Zira, 2017 yılının da geride bıraktığımız yıllar gibi maalesef gerekli somut adımların atılamadığı bir yıl olduğunu düşünüyorum. Somut adımlar derken ne gibi bir beklentim olduğunu da aşağıya almak istiyorum.
Öncelikle değişmesi elimizde olmayan verileri inceleyelim.
Öyle görülüyor ABD faiz artırımına devam edecek. Bu ve siyasi risklerin birleşmesiyle kurlarda bir gevşeme olması mümkün değil. O yüzden hepimiz kurların negatif etkisini yoğun olarak hissedeceğiz. Dolayısıyla otomobil fiyatlarında geçmişte olduğu gibi kampanya dönemlerinin sona erdiğini tahmin etmek için Kahin Roubini olmaya gerek yok.
Markaların düşen karlılıkları ve artan rekabet sebebiyle tüketici dostu adımları atmaları biraz güç olacak. Bununla birlikte son dönemde basına yansıyan lakin, henüz somut bir adım atılmamış olan ÖTV düzenlemesi de revizyon yapılana kadar olan süreçte satışları etkileyecek. Zira, aracın fiyatına göre yapılan vergi düzenlemesinde, kurlardaki yükselişle birlikte bazı otomobillerin tüketiciye yansıyan fiyatları otomatik olarak artıyor.