ORTADOĞU haritasında “bilek güreşleri...”
Şöyle ki...
Birincisi...
ABD dirseğini İsrail’e, Rusya Suriye’ye dayamış.
İsrail her yıldızı bir eyaleti temsil eden ABD bayrağında görünmez
mürekkeple çizilmiş yıldızdır.
ABD’nin Ortadoğu politikası bu yıldıza göre çizilir.
Rusya ise çarlık Rusya’sı yüzyıllarından bu yana ilk kez “sıcak
denizlere inmek hayalini” Suriye’nin Akdeniz sahilinde Deniz
Kuvvetleri için limanlar, Suriye topraklarında havaalanları ve
üslerle gerçekleştirmiş bulunuyor.
Rusya’nın Suriye’de böylece kalıcı olması, İsrail için
“güçlendirilmiş ve süper büyük devletin himayesinde gelişecek”
ciddi tehdit algısı oluşturuyor.
Oysa...
Daha önceleri İsrail her defasında Suriye’yi dövmüş,
sindirmişti.
Ancak...
Rusya’nın kanatları altında bir Suriye artık eskisi gibi “kolay
lokma” değil.
..................
İKİNCİSİ...
Ortadoğu’da İran tehdididir.
İran’la da ABD bilek güreşinde...
Çünkü...
İran bölgede nüfuz alanını genişletmeye oynuyor. Hedefinde
“İsrail’i yok etmek” ve Sünni Müslümanlığın merkezi gördüğü Suudi
Arabistan var.
Suudi Arabistan, BAE (Birleşik Arap Emirlikleri) ve Mısır bu Şii
üstünlüğü iddiasındaki yayılmacı dalgaya karşı güç birliği
içindeler.
Dolayısıyla, ABD’yi de arkalarına almak için zorunlu strateji
gereği İsrail’le dayanışmaya geçtiler.
ABD, Rusya ile bir “büyük devletler güç dengesi çerçevesinde”
Suriye’nin İsrail’e tehdit olmaktan çıkmasını sağlayabilir.
Ama...
Uzaktan kumandayla İran güdümündeki silahlı, deneyimli milis
örgütlerinin kontrol altında tutulması zor.
Bu örgütler Yemen’de de etkili...
Suudi Arabistan’ı doğudan da rahatsız ediyor.
O nedenlerledir ki ABD sık sık “İran, Suriye’den tamamıyla
çekilmedikçe biz buradayız” açıklamaları yapıyor.