ANAVATANI Çin olan “kumkuat” turunçgillerin “mücevheridir.”
Çince “altın portakal” anlamındadır.
Bodrum’da Jumeriah Palace’ın denize inen yeşillikleri arasında
200’den fazla kumkuat ağacı var.
İri zeytin büyüklüğünde, harika
bir meyve.
Favori meyvelerimden biri.
Dalından koparıp yiyebilmek
büyük keyifti.
.....................
BODRUM turizmdeki durağanlığa karşın küresel büyük isimlerle turizm
açılımını sürdürüyor.
Geçen hafta dünyanın lüks zinciri “Nikki Beach”ten izlenimlerimi
yazmıştım. Aynı sahil şeridinde bu kez de gene dünyanın en iddialı
markası “Jumeriah Bodrum Palace” gözlemlerimi yansıtayım.
Referans olarak “Dubai Holding”in bir dalı olan lüks oteller
zinciri “Jumeriah Grubu”nun amiral gemisi olan Burj Al Arab
diyeyim, sanırım yeter.
Burj Al Arab yakında hizmete giren Burj Al Khalifa öncesi dünyanın
en yüksek binasıydı. İddiasını Bodrum’da da sürdürüyor.
Otelin odalarının bile yüzme havuzları var.
Villalarının terasından da 4 basamak inin, pırıl pırıl büyük ve
sadece size özel yüzme havuzundasınız.
Güneş çok mu yakıyor, villanın altına da uzanmış havuz.
O tarafa kulaç atın, gölgede yüzün.
50 metre aşağıda lacivert, çarşaf gibi deniz.
Suyun üzerinde her konuk için ayrı bungalov... İçinde buzdolabı,
TV, bembeyaz divanlar... Elektrikli golf araçlarıyla ulaşım.
İtalyan, Türk, Uzakdoğu restoranları...
Executive Şef Deniz Katrancı ve ekibinin sundukları lezzet
safarisi...
Ödüllü Talise SPA’da sürprizler sunuluyor.
Örneğin...
“Anti- Stress Body Tretment”den tutunuz da canlandırıcı ya da
uyandırıcı, dinlendirici bakım ve masajlar... (“Su masajı” odası
terapi gibi. Ve tabii geleneksel hamam.)
Bodrum az para harcayan İngilizler için ucuz tatil yeri iken,
yüksek gelir gruplarına hizmet veren marka konaklama tesisleriyle
küreselleşmekte.