Sudan’dan gelen 22 yaşındaki mülteci Albagir, Ukrayna’nın Polonya’ya açılan kapısı denebilecek ormanın donmuş zemininde hayatta kalmaya çalışıyor.
Tıp öğrencisi olan Albagir küçük bir Afrikalı mülteci grubuyla, ceplerindeki son birkaç kuru hurmayı da yemişler.
Yarı aç, buz tutmuş arazide saatlerdir gizlenmeye çalışıyor.
Tepelerinde Polonya sınır devriyesinin insansız hava araçları, helikopterler…
Polonya’ya gizlice girmeye çalışırken, sonunda yakalanıyorlar.
KATYA’NIN ‘AZİZİ’
Aynı gece Odesa yakınlarındaki küçük bir kasabadan bordo renkli bir Toyota Polonya’ya doğru yola çıkıyor.
İçinde ailesiyle birlikte 21 yaşındaki Katya Maslova var.
Katya ve ailesi “aziz” diye tanımladıkları Polonyalı bir adamın evine sığındı.
Buzdolabı dolu. Onlara taze ekmek, süt, kahve ikram ediliyor.
Albagir ve arkadaşları ise yakalandıklarında suratlarına indirilen yumruklarla karşılanıyorlar.
Onlara “ırkçı hakaretler” savruluyor.
Albagir’in anlatımına göre, vahşice döven ve bunu yapmaktan zevk alıyormuş gibi görünen bir “sınır muhafızının” insafına bırakıldı.
Katya Maslova ve ailesi ise sonrasında Ukraynalı mültecilere canlı piyano müziği eşliğinde pancar çorbası, taze ekmek sunulan sıcacık ortamda, tertemiz yataklarda kalacakları merkezlere naklediliyorlar.