Şu satırlar yazılana kadar yalanlanmadı.
Bir “düzeltme” ya da “yalanlama” olmadı.
Tam tersine...
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu “Cerablus için gereken herşeyi
yapacağız” bir anlamda “teyid” etti.
....................
Eğer o gün varsa genellikle ilk okuduğum Abdülkadir Selvi’nin
köşesidir.
Politikanın nabzını da tansiyonunu da bazen kalp atışlarındaki rtim
bozukluklarını da yansıtır.
Dün gene böyle satırları vardı.
Özetlerle paylaşıyorum:
....................
24 Kasım 2015...
Türk F-16’tıları Türkiye hava sahasını 20-30 saniye ihlal eden bir
Rus jetini düşürdü.
Türkiye-Rusya ilişkileri buz kesti.
Türkiye Suriye’nin kuzeyine jetlerini uçuramaz hale geldi.
Bunlar bilinen şeyler.
Hatırlattım.
Ancak...
Selvi’ye göre o gün Suriye’li muhalifler ve TSK karadan gireceği
ABD ise havadan destek vereceği “büyük Cerablus” operasyonu
yapılacaktı.
Cerablus IŞİD’den böylece temizlenecek ve orada bir güvenli bölge
oluşturulacaktı.
Ortak harekat planı ABD ile birlikte hazırlanmıştı.
Sınıra gerekli birlikler kaydırılmıştı.
G-20 zirvesi için Antalya’ya gelen Putin’e haritalar üzerinden
operasyon anlatılmış, Rus lider, “biz yüksek sesle tepki gösteririz
ama üzerinde durmayız” demişti.
Yani...
Herşey bağlanmış, iş düğmeye basmaya kalmıştı.
Ve...
O gün Rus uçağı Türk jetleri tarafından düşürüldü.
“Büyük Cerablus operasyonu” bir anda “büyük hayal kırıklığına”
dönüştü.
Aklımdaki iki soruyu Abdülkadir Selvi’nin satırları sonuna
ekleyeyim.
1- Putin G-20 zirvesindeki özel konuşmada Cerablus için
“Amerikalılar bize orayı PYD’ye vermek istediklerini söylediler”
demiş miydi?
2- Uzun süredir dantel gibi işlenen “büyük Cerablus Planı” için
düğmeye basılmak üzereyken herşeyi mahveden F-16 füzesinin butonuna
neden basıldı?
......................
Selvi’nin satırlarından diğer açıklama:
“İkinci Cerablus operasyonu” için harekete geçildiğinde IŞİD bu kez
de Gaziantep’te düğünü kana buladı.
Oysa...