Sırplar, 11 Temmuz 1995’te, Srebrenitsa’da 8 bin 372 Boşnak
Müslüman’ı toplu halde öldürmüşlerdi.
Dün bu “insanlık dramının” yıldönümüydü.
Sırpların kadın, çocuk, erkek, Boşnakları makineli tüfeklerle
tarayarak öldürmeleri tam 3 gün (bir başka iddia 5 gün sürdüğüdür)
sürmüştü.
Hepsi de açılan büyük çukurlara atılmıştı.
DNA’larından tanımlanabilen 71’i “katledilmiş Boşnak” kemikleri
küçük tabutlara konularak dün defnedildi.
Hala “kimlik tespiti” yapılmamış olanlar var.
Gelecek yıllarda bölüm bölüm defnedilecekler.
Bu katliamı yapanları bir kez daha lanetliyorum.
Dün Dünya medyası oradaydı.
Keşke, katliamın ayak sesleri duyulduğunda da bu duyarlığı
gösterselerdi. Srebrenitsa’da olabilselerdi.
Tarihe bu kapkara sayfanın açılması belki önlenebilirdi.
......................
Evet...
“Belki” de önlenebilirdi.
Şöyle ki:
Boşnakların Sırp katiller ordusuna karşı direnişi sürerken BM
(Birleşmiş Milletler) Srebrenitsa’yı “güvenli coğrafya” ilan
etmişti.
Srebrenitsa ve çevresine sığınan Boşnaklara güvence verilmişti.
Bunun üzerine aralarında çok sayıda çocuk ve kadınların da
bulunduğu Boşnak savaşçılar silahlarını “BM Barış Gücüne”
teslim etmişlerdi.
Bu arada Bosna Sırp Ordusu ve “akrepler” diye adlandırılan
Sırbistan Özel Güvenlik güçlerinin Srebrenitsa’ya doğru
hareketlendiği haberi gelmişti.
Boşnak erkekler Srebrenitsa “güvenli coğrafyasının” BM Barış Gücü
Hollandalı Komutanı Thom Karremans’dan “silahlarını geri
istediler.”
Komutan “gerek yok, korumamız altındasınız, kimse sze dokunamaz”
cevabını verdi.
Ama...
Sözünde durmadı.
Sırp Ordusu ve “Akreplerin” bastırması üzerine komutan Karremans,
emrindeki 400 Hollandalı Barış Gücü askerine “geri çekiliyoruz”
emrini verdi.
Silahsız Boşnakları, gözü kanlı Sırp Ordusu mensuplarına ve
“Akreplere” teslşm etmiş oldu.
Yukarıda yazdığım gibi tam 8 bin 372 Müslüman Boşnak 3 gün süreyle
Sırpların makineli tüfekleriyle grup grup tarandı.
Katledilenlerin “Müslüman Boşnak’lar” olduklarının anlaşılmaması,
kimliklerinin anlaşılmaması için Nazi yöntemleriyle yakıldıklarını
ve açılan büyük çukurlara gömüldüklerini biliyoruz.
O nedenledir ki kemikler üzerinde DNA testleri büyük zorlukla
yapılabilmekte, zamana yayılmakta.
......................