1 numaralı “kuşkulu...” Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosu Muhammed el Uteybi, “cinayet araştırmaları” sürerken, Riyad’a uçtu/uçuruldu.
......................
CNN International TV, AFP gibi ajanslardaki ve bazı Amerikan
gazetelerindeki haberler “işaret” ise başkonsolos “günah keçisi”
haline getirilecek gibi görünüyor.
Cinayet kanıtları bulunursa -ki mümkün, ayrıca cinayet sırasında
alınan “dinleme kayıtlarından” da söz edilmekte- olay
başkonsolosun üzerine yıkılacak.
Veliaht Prens Selman ve dolayısıyla Suudi Arabistan ellerini
yıkamış olacak.
......................
Bu kadar sığ, bu kadar kolay mı?
“Cinayet organizasyonu” öyle tek başına bir başkonsolosun kafasında
kurgulanacak, uygulamaya konacak...
Buna omuzların üzerinde, içinde beyin olan bir kafa sahibi hiç
kimse inanmaz.
Suudi Arabistan’dan 15 kişi İstanbul’a gelmiş.
2 özel uçakla ve bir kısmı da tarifeli uçakla...
Cinayetin “ortam hazırlayıcısı”, “infazcısı” ve başında Suudi
Arabistan Adli Tıp Başkanı’nın olduğu -delilleri yok etmekle
görevli- “temizlikçi” grup.
Cemal Kaşıkçı günler öncesinden verilen randevuya gelmeden önce bu
üç grup, Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’na girmiş.
Cemal Kaşıkçı’yı “infaz” ettikten ve “delilleri temizledikten”
sonra gene 3 grup halinde İstanbul’dan ayrılmışlar.
Cemal Kaşıkçı, binada ya da başkonsolosluk konutunda
“buharlaşmış.”
Bütün bunları tek başına bir başkonsolos mu düzenleyebildi?
“Mükemmel cinayetin” gerektirdiği uzman 3 grubu özel uçaklarda
getirtip, işleri bitince o mu gönderdi?
Suudi Arabistan Adli Tıp Kurumu Başkanı’na da “Gel şu delilleri
ekibinle birlikte temizle” emrini de mi verdi?
Sen neymişsin be başkonsolos!..
.......................
Böyle bir “süper gücü olan başkonsolos” senaryolu oyunu kimse
seyretmez.
Suudi Arabistan yönetimi -eğer cinayet kanıtları ortaya
çıkarılırsa- kendini başkonsolosun düşeceği durumdan ayırmaz.
Nereye kadar gider/gidebilir, bilemiyorum, başkonsolos düşen ilk
domino taşı olur.
Sorumluluk zinciri içinde onu çok daha üst makamlarındakiler
izleyebilir.
“Domino taşları teorisinin” işleyişi böyledir.
Kralın, oğlu ve bir süredir Suudi Arabistan’ın en güçlüsü olan
veliaht Prens Muhammed bin Selman’a kadar uzanır mı?
Bunu kestirmek çok zor.
Ayrıca...
Bir hukukçu olarak sadece kuşkuları yansıttım, kanıtlara
ulaşmadıkça “kesinleşmiş suçtan” söz edemeyiz.