TSK, Suriye’ye karadan girerek -bir bakıma- “sıcak savaşta” yer
alacak mı?
Ucundan kıyısından bu tartışma gündeme taşındı.
Ankara uzunca süredir “Suriye’de çözümün sadece havadan vurarak
sağlanamayacağı, karadan da harekât gerektiği” görüşündeydi.
Bu harekâtı “ABD güçlerinin yapmasını” istiyordu.
ABD ise kendi çocuklarını cepheye sürmek yanlısı değildi.
PKK’nın da içinde yer aldığı bilinen ama “resmen” ifade edilmeyen
PYD güçleriyle işi bitirmeye çalışıyordu.
Ankara için sadece IŞİD değil, PYD de aynı ölçüde tehlikeli.
Hatta...
PYD’nin Türkiye’nin güney sınırına paralel kantonlar dizisine
Cerablus’un da eklenmesini önlemek birincil hedef.
Bu nedenle, Fırat’ın batısını korumak üzere Amerika’ya çağrı
yapıyor:
“Gel beraber Cerablus’a kara harekâtı yapalım. Burası -güvenli
bölge- olsun. Esad’dan ve IŞİD’den kaçan Suriyeliler
yerleştirilsin. IŞİD’e ve Esad’a karşı savaşan güçler de lojistik
alan olarak yararlansın.”
ABD’nin tavrı net değil.
Zaten Putin’in “sızan” çözüm önerisi de masaya konmak üzere.
Kısacası. “Türkiye’nin Suriye’ye karadan girmesi” için durum
“karışık.”