İktidar, reel sektörün ABD'nin mali saldırısından etkilenmemesi için bazı tedbirler aldı. Mesela bunlardan biri, saldırının başladığı 8 Ağustos 2018 tarihinden itibaren oluşan kredi gecikmelerinin, karşılıksız çek ve protesto edilen senetlerin Risk Merkezi’ne mücbir sebep koduyla bildirilmesidir.
Bu uygulamayla firmalar krediye ulaşırken zorluk çekmeyeceklerdir. Böylece reel sektörde bu istisnai durum nedeniyle batmaların önüne geçilecektir. İşin özü, döviz artışından zorlanan işletmeler finansmanlarını alarak yollarına devam edeceklerdir.
Değerli dostlar, bayram ziyaretleri yaparken karşılaştığım bir bankacı, bu karara kendi bankasının uymayacağını ifade etti. “Biz İktidarın kararını duyduk, ama bunu dinlemeyeceğiz” dedi.
Umarım, bu söz bayramlaşırken karşılaştığım bankacının kişisel görüşüdür. Bir banka politikası değildir. Eğer böyleyse, bu resmen nankörlüktür. Siz şu sıkıntılı durumda milletin ve müşterilerinizin yanında olmayacaksınız da ne zaman olacaksınız?
Anladık bankasınız, hep kazanmaya kodlanmışsınız. Elbette kazanabilirsiniz, gözümüz yok. Ancak, kazanırken insaf dairesinden ayrılmayın. Piyasa iki kazanırken, siz on kazanmayın mesela...
Kaldı ki, İktidar size paranızı batık kredilere verin demiyor. İktidar size şu zor zamanlarda elinizi taşın altına koyun diyor. Tekrar soruyorum, şu sıkıntılı zamanda milletin ve müşterilerinizin yanında olmayacaksınız da ne zaman olacaksınız?