Değerli dostlar, CHP'nin başındaki zat, olağanüstü kurultaya gittiğinde, o çok sevdiği koltuğunu kaybedeceğini görüyor. Birde, CHP'nin başında olmadan geçecek bir kışın, kendisi için çok sıkıntılı geçeceğini görüyor.
Çünkü, bu koltuk beyefendiye ekstra dokunulmazlık sağlıyor. Eğer bu koltuk olmasaydı, savcı Kemal Bey'i çoktan çağırıp, 17-25 Aralık olaylarından sonra, FETÖ'yle yaptığı işbirliğini sorgulardı.
Gerçekten, bu konunun aydınlatılması gereken çok karanlık noktası var. Mesela bunlardan biri, Kılıçdaroğlu'nun 17-25 Aralıktan sonra, FETÖ’nün sözcülüğüne kendi rızasıyla mı, yoksa birilerinin baskısıyla mı soyunduğudur. Bir diğeri de, 15 Temmuz darbe girişiminde, bu hainlerin gerçek yüzleri gün gibi ortaya çıkmışken, beyefendinin FETÖ’nün sözcülüğünü niçin bırakmadığıdır.