Beşiktaş tarihinde yenilgiyi bu kadar kolay kabul eden bir takım hatırlamıyorum.
Açık yüreklilikle ifade edeyim; gazeteye köşe yazım olduğu için eziyet ile seyrettiğim bir ilk 45 dakika gördüm dün. Beşiktaş takımı çok eksikti tamam ama sıfır konsantrasyon ve sıfırın da altında bir oyun coşkusu vardı sahada. İyi yaptığı hiç bir şey olmayan, sahaya bir oyun gücü ve karakter koyamayan bir Beşiktaş izledik.
ERSiN ARTIK KARARINI VERMiŞ
Ne yazık ki kaleci Ersin, artık kararını vermiş ve üst düzey bir file bekçisi olmaya hiç niyeti yok. Tamamen işin ucunu bırakmış. Rebic’in maça hiç konsantrasyonu yoktu. Biraz Oxlade-Chamberlain, biraz Zaynutdinov ve Aboubakar’ın futbol oynamaya niyetleri vardı. Genç Demir Ege telaşlı ve orta alanda pas açılarına doğru bir şekilde giremeyen bir görüntüde idi. Cenk Tosun oynadığı pozisyonu çok yadırgadı ve etkisizdi.
iKiNCi YARI DAHA KÖTÜ OLDU
İkinci yarı bazı şeyler düzelir mi diye umut ederken işler daha da kötüye gitti. Club Brugge maçı ciddiye alan taraf olmaya devam etti ve farkı kısa sürede 4’e çıkarttı. Beşiktaş açısından bakınca kesinlikle unutulması gereken bir gece idi.
Beşiktaş tarihinde yenilgiyi bu kadar kolay kabul eden ve çaresiz bir takım hatırlamıyorum. Hem de iç sahada. Beşiktaş tarihinin en büyük utanç duyulması gereken gecelerinden birisinin sorumlusu mevcut yönetimdir. Bir takım bu kadar sahipsiz ve çaresiz bırakılmaz.