Başından sonuna kadar kaos içinde yaşandı maç.
Samet Akaydın'ın son adam olarak rakibe
yaptığı ilk golün asisti ile birlikte, maç
tribünler için bitti. Bilbao yerine Samet
rakip oldu seyredenlere. Kazanılması gereken maç, oyuncular için
bir anda "saklanılan" dakikalar haline dönüştü.
"Bir hata yaparsam, beni de protesto ederler" diye düşündüğünde bir
futbolcu, yapacağını da yapamaz hale gelir. Daha kadrolar
açıklandığında "Samet'in ne işi var" diyen sayısı
o kadar fazlaydı ki… "Özel biri"nin bu kararındaki "özellik"
herkesin merakıydı. Oyuncunun "sarsak" özelliği, taraftar
tarafındaki sabıkaları falan hesabında olamamış Mourinho'nun.
"Büyük hoca"nın böylesine "küçük" detaya
takılmadığını gördük. Maçın da ipini
çekti. "İstifa" isyanı her taraftarın hakkıdır. Memnun
değil sahadan. İki derbiyi de kaybeden takımı olması bir yana, "Bu
maçı kazanacağım" mesajı veren bir takım dili de yok ortada.
Başkanına veya yöneticisine "Bu işi düzeltin" diyor.
Mourinho, "Van Bronckhorst'a
yaptığınızı...
Gazete Oku Mobil Uygulama
Uygulamadan Takip Edin.