Aslında açıklanabilir ama biz yakıştıramıyoruz oyuncularımıza. Onlarla güldüğümüz o kadar maç vardı ki, düne gelip; İzlanda karşısındaki çaresizliklerini seyrettiğimizde, doğruları fark etme şansımız oluyor. Sanırım Arda Turan'ın jübile maçı gibi bir 90 dakikaydı.
Maç öncesindeki basın toplantısına çıktığına göre, Milli Takım'ı yönetenler ondan farklı şeyler bekliyorlardı. Yoksa takımı temsil etmesi için o koltuğa oturtmazlardı. Lucescu'nun cezası nedeniyle tribünde olduğu bir maçta, kaptanların sorumluluk almasını bekleyen romantik görüşlerin taraftarıyım. Ama bizim kaptanların, önceki maçlarda takımı ne hale getirdiklerini hatırlayınca, sadece romantiklerin seyircisi haline geliyorsunuz.
Arda Turan, Emre Belözoğlu veya Burak Yılmaz.
En tecrübeli ve kadrodaki gençlerin en saygı duydukları isimler.
Var olma mücadelesi içinde kötü olsalar dahi bir şeyler yapmaya
çalıştıklarını görmelisiniz.
Biz yukardan göreceğiz, diğer gençler sahadan. Arda bırakın
sorumluluğu, sadece kilo almış. Burak pas almak için bile gayret
göstermiyor.
Emre'nin hakkını yemeyelim.