Ali Koç önce TV'den açıkladı durumu, sonra Divan Kurulu'nda
anlattı. 621 milyon euro'luk borç yükü, 2018 yılı sonuna kadar
ödenmesi gereken 2 milyar liralık fatura...
Aziz Yıldırım yıllar önce, "Kulübü bakkal dükkanı gibi yönettik"
diyerek CEO'yu göreve getirmişti. Doğru teşhisini önce CEO'yu
göndererek, sonra da tarzını değiştirmeyerek sürdürmüş
anlaşılan.
SPK raporunda "borca batık" cümlesiyle son viraj dönüldü. Yeni
yönetimin temel amacı sportif başarı olmaktan çıktı bir anda. Mali
yönetim ve kulübün yaşayabilmesi adına sürdürülebilir bir disiplin
oluşturmaya çalışıyorlar.
Koç, "En az iki dönem (altı yıl) gerekiyor. Borç yine bitmeyecek
ama hiç olmazsa döndürülebilir duruma gelir" diyerek çok açık da
bir mesaj verdi herkese; "Bizden pahalı transferler beklemeyin.
Kendinizi şampiyonluğa şartlamayın.
Fenerbahçeli olduğunu ispatlayın"...
Evet, artık kibir dönemi bitti. Tüm kulüpler artık birkaç adım
geriye çekilip, daha geniş bir açıdan bakmak durumundalar.
Taraftarların da farklılıklarını artık aidiyet duyguları ve formaya
olan sevgileriyle gösterme zamanı geldi.
Başarıya endekslenmiş, galibiyet dışında sonuç kabul etmeyen,
diğerinin yaptığı transferi örnekleyerek, kendi yönetimine baskı
yapan seyirci profili bitti artık. TV karşısında veya tribünde,
kendi duyguların en doğru yansıtan oyuncuları isteme ve destekleme
dönemi geldi. Tabelaya bakmadan...
EN KÖTÜ CÜMLE
Bu pozisyonda bir Fenerbahçe taraftarının kuracağı en kötü cümle,
"Dört yıldır şampiyonluk yok. Bu sene başka şansımız yok"
olacaktır. Ana varlıkları bankalara rehin edilmiş, bir ödeme
aksadığı anda çoğunluk hisselerinin herhangi birinin eline
geçebileceği kulüplerinin, eğer kendilerinde kalmasını
istiyorlarsa, "Mücadele etsinler, en iyisini yapmaya çalışsınlar,
biz de arkalarında dururuz" demeleri gerekiyor.
ÖNCE GENEL KURUL
Ali Koç çok büyük maddi fedakarlıklar yaptı.
Fenerbahçelileri de "kurtuluş savaşı"na çağırdı. Bu hamlede ilk
görev 26 bin kongre üyesine düşüyor. Bir kereye mahsus,
taksitlendirme imkanı da olan, maddi fedakarlık yapmalılar.
Aziz Yıldırım yönetimini denetlemediler, eleştirmediler,
sorgulamadılar. Dolayısı ile bu durumun sorumlularından biri de
çoğunluğu oluşturan kongre üyeleridir.
Rakam ne olur bilemem. Ama 1200 lirayı 12 ayda 100'er liralık
dilimlerle ödeyebilir, 25 milyonluk taraftara da örnek
olabilirler.
KEYİFLİ MAÇLAR YAKIN
Cocu'nun bir an önce rakip kaleye gitmek isteyen oyun tarzı,
Fenerbahçe maçlarını keyifli hale getirecek. Hazırlık maçlarında
oyun veya oyuncu kalitesi sorgulanabilir ama maç aklı bize daha çok
pozisyona giren ve tempo arayan bir Fenerbahçe izlettirecek.
Haftalar geçtikçe de bu sistem oturacaktır.
Benfica eşleşmesi karamsarlık yaratabilir. Cocu'nun taktik aklını
da bu maçlarda göreceğiz. Çünkü defansif olarak ne yapacağını çok
iyi bilen bir kadroyu ve oyuncu iskeletini Aykut Kocaman'dan miras
aldı. Kazanmak zorunda olmadığı, İstanbul'da penaltılara kadar
taşıma fırsatına sahip olduğu bir seri oynayacak.
Şampiyonlar Ligi'ne gitmek için "taşın suyunu" çıkarmak zorundalar.
Büyük maç oynamayı bilen bu kadro doğru görevlendirilirse, bunu
yapar. Kimse enseyi karartmasın.