ÜST üste iki maçı, yedi gol atarak kazanmak, bizim gibi inişli-çıkışlı seyahatleri seven bir takım için normal değil. Letonya ile üçlemeyi bitirdiğimizde, kendimizi başka bir yere de koyacağız ve "Ne değişti?" diyeceğiz. Şenol Güneş'in başa geçmesi değil aslında başlangıç, takımın ruhunun değişmesidir. Bugün bile izlerini gördüğümüz "takım aidiyeti" üstüne kurulan bakış açısı, "Bizim Çocuklar" sevecenliğine dönüştü. Oyuncuları kırmızı-beyaz renkler üzerinden seyretmemizi sağladı Şenol Hoca. Antipatik, arkasında tepkiler barındıran oyuncuları bir kenara çekip, daha genç ve hedefi olanlarla...