Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Hür Suriye Ordusu ile beraber yürüttüğü “Fırat Kalkanı” harekâtını Kürt düşmanlığına bağlayabilmek için, Kürt’ü azılı İslam düşmanı ırkçı ve bozguncu kâfir olarak tasavvur etmek lazım.
Öyle tasavvur etmeyenler geri dursun lütfen.
***
PYD/YPG’nin kontrol ettiği topraklarda Türkmenler ve Araplar “etnik temizliğe” tabi tutulurken, mütedeyyin Müslüman Kürtlere de nefes aldırılmıyor.
Örgüt lideri Salih Müslim’in öz ağabeyi bile “İslamcı” diye hicrete zorlandı.
Irak Kürdistanı Bölge Yönetimi Başkanı Mesut Barzani’nin anlattığına göre, kendilerine sığınan Rojavalı Kürt aşiretlerinin liderleri, PYD/YPG’den gördükleri zulmün Esed rejiminden gördükleri zulmü arattığını söylüyorlar.
Rojava’da kurulması planlanan devlet, Müslüman Kürt halkının devleti değil, Kürt halkının Müslümanlığına savaş açanların diktatörlüğüdür.
Bunun da ötesinde, Türkiye’nin önüne set çekerek İttihad-ı İslam potansiyelinin köküne kezzap suyu dökme projesidir.
Barzani’ye taarruz da bu projenin bir parçası.
***
Suriye ve Irak’ın Türkiye ile sınır hattı boyunca Türkiye’ye ve İslam dünyasına azılı düşmanlığı meslek edinmiş bir rejim hüküm sürecek (beri tarafta zaten İttihad-ı İslam düşmanı İran devleti var) ve böylelikle Türk, Kürt, Arap ve sair Müslüman halkların birleşme potansiyeli ortadan kalkacak…