PKK’nın Suriye kolu olan PYD/YPG’yi telin etmek, bu örgütle mücadelesinde AK Parti iktidarının yanında durmak Kürt düşmanlığıymış! Dünkü yazıma gelen tepkiler arasında böyleleri de vardı. Zaten doğrudan doğruya PKK’yı telin ettiğimde de ‘Aha Kürt düşmanı! Aha faşist!’ diyenler oluyor. 13 Mart 2016’da Ankara’nın göbeğinde bomba patlatıp 35 masum vatandaşı katleden PKK’lı teröristlerin şu ‘gerekçeli açıklamasını’ öpüp başımın üstüne koymamı bekliyorlar herhalde: “Türkiye’nin faşist bir çıkmaza sokulan siyasi ortamına devrimci demokratik bir müdahale yapılmıştır. ” Böyle bir vahşeti “devrimci demokratik bir müdahale” olarak niteleyebilen cenahta faşist diye anılmak iyi bir şey olsa gerek. Yasin Börü’yü işkenceyle katlederken zevkten dört köşe olmuş halde zılgıt çekenlerin neşesini paylaşmamak Kürt düşmanlığı ise -tövbe estağfirullah- o da baş göz üstüne. (PKK vahşetini Kürtlükle özdeşleştirme hastalığından gına geldi artık) *** Gelelim PKK’nın Suriye koluna… Suriyeli insan hakları kuruluşları ve dahî Uluslararası Af Örgütü, PYD’yi, kontrol ettiği bölgelerde Türkmenlere ve Araplara zulmetmekle suçluyor. Uluslararası Af Örgütü’nden Lama Fakih diyor ki: “Özerk Yönetim (PYD), sivillerin evlerini bilerek yıkarak, bazı durumlarda köyleri tamamen yakıp yerle bir ederek, sakinlerini meşru hiçbir askeri zemine dayanmadan yerinden ederek savaş suçuna tekabül eden saldırılarla otoritesini suiistimal edip uluslararası insani hukuku yüzsüzce hiçe sayıyor. ” (Kaynak: aljazeera. com. tr, 13 Ekim 2015) Buyursunlar, Uluslararası Af Örgütü’nü ve bilhassa Lama Hanım’ı da Kürt düşmanı faşist diye damgalasınlar.