İstanbul’umuz depremle sarsıldı, tüm Türkiye’nin de yüreği sarsıldı. Yaralılar var, ikisi ağır; Allah’tan acil şifa diliyoruz onlara. Beklenen büyük deprem değildi, ama o depremin kaçınılmaz gibi görünen gelişini hatırlatarak bu hususta alınması gereken tedbirlerin yeniden ve her zamankinden ziyade gündeme gelmesine vesile oldu. Eskilerin dediği gibi “esbabına tevessül” gerek. Allah beterinden korusun; beteri gelse de onu asgarî hasarla atlatmayı nasip etsin. Şimdi böyle deyince… Nihat Hatipoğlu, televizyonda depremden korunma duası okudu diye bazı tuhaf çevreler tarafından tefe konuyor. Deprem konusunda önceden alınması gereken tedbirleri ve deprem esnasında dikkat edilmesi gereken hususları anlatmak yerine dua etmek neyin nesiymiş! Deprem olurken yerimizde oturup dua ederek enkaz altında kalmayı mı bekleyecekmişiz! Cevap: 1. Depremle ilgili tedbirler bütün televizyon kanallarında uzun uzun, tekrar tekrar, altı çizile çizile anlatılıyor. Araya bir de dua girdi diye hop oturup hop kalkmak nedir? Siz nerede yaşadığınızı zannediyorsunuz? Burası Türkiye. Böyle Fransız kalmayın ülkenize.