ABD Temsilciler Meclisi, Barış Pınarı Harekâtı’nı ABD’nin şiddetli muhalefetine rağmen gerçekleştiren Türkiye’ye öfkesinin bir ifadesi olarak, “Ermeni Soykırımı” yasa tasarısını ezici bir çoğunluk (11 ‘hayır’ oyuna karşı 405 ‘evet’ oyu) ile kabul etti. Diyelim ki Senato da kabul edecek; kime ne fayda? Böyle şeyler ne Ermeni diasporasını ihya eder ne de Ermenistan Cumhuriyeti’ni. Hrant Dink, Türklüğe hakaretten yargılanıp hapis cezasına çarptırılmasına ve öldürülmesine gerekçe teşkil eden yazısında anlatıyordu nasıl ihya olabileceklerini: 1915’i aşarak, varlıklarını Türklerle muarızlığa adamaya son vererek, kendilerini millet olarak yeniden üretmeye ve 1991’de kavuştukları bağımsız devletlerini yükseltmeye yoğunlaşarak. (Hrant Dink’in böyle bir yazıdan ötürü Türk düşmanı ilan edilmesi ve öldürülmesi akıl alır şey değil. ) Mazide kalmış bir milletin acı hatırası olmak da bir tercihtir; kötü bir tercih. Ermenistan Cumhuriyeti’ni Azerbaycan topraklarının yüzde yirmisini Rusya’nın desteğiyle işgal altında tutmaktan başka marifeti olmayan yoksul bir ülke halinde bırakmak da bir tercihtir; yine kötü bir tercih. Hrant Dink, Türkler Ermenilerin acısını paylaştıklarına dair bir işaret verdikleri takdirde bu durumu düzeltmenin kolaylaşacağı kanaatindeydi. Ne yazık ki öyle olmadı. *** Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan her sene Ermenilerin matem gününde (24 Nisan) bir taziye mesajı yayımlıyor. Bu gelenek 2014’te -Erdoğan başbakanken- başlamıştı.