Ben de daha evvel Yeni Zelanda ile hiç ilgilenmemiş, Jacinda Ardern ismini hiç duymamıştım. Ama bundan sonra bu ülkeye dair haberlere hususi alaka gösterecek, bilhassa Jacinda Ardern ismi geçtiğinde dikkat kesileceğim. Müslümanların acısını paylaştıklarını, onlarla dayanışma içinde olduklarını göstermek için Christchurch’teki o camilere koşan, o camilerin etrafını çiçek bahçesine çevirerek kör nefreti boğmaya çalışan binlerce Hıristiyan, Yahudi, Maori veya dinsiz Yeni Zelandalıya, Müslüman vatandaşlarını sahiplendiğini en ufak bir şüpheye dahî mahal bırakmayacak şekilde ortaya koyan Yeni Zelanda devletine, bilhassa Başbakan Jacinda Ardern’e duyduğum şükranın gereği bu.
Jacinda Ardern: “İnsan evladı” deriz ya, tam o işte. Müslümanların saldırıya uğradığı bazı Batı devletlerindeki liderlerden farklı olarak, rutin demeçlerle, basmakalıp kınamalarla, sıradan taziyelerle yaklaşmıyor Müslüman vatandaşlarının uğradığı felakete; yüreğini ortaya koyarak konuşuyor ve hareket ediyor. Bu gibi terör saldırılarından medet umanların umudu kırılsın, ırkî yahut dinî ayrımcılığın yeşermesine ve böyle bir felaketin tekrar yaşanmasına el vermeyecek bir iklim oluşsun, her şeyden evvel Yeni Zelanda Müslümanları gariplik hissine kapılmasın diye adeta yırtınıyor.