İnternette Türkçe altyazıyla paylaşılan Güney Kore dizilerine gençlerimizden muazzam bir alâka var.
Yakında altyazıya gerek kalmayabilir, çünkü gençlerimiz arasında Kore lisanına da muazzam bir alâka var.
Ankara’daki Güney Kore Kültür Merkezinin dil kurslarına yazılan yazılana…
Ankara Üniversitesi, Kayseri Erciyes Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi’nin Kore Dili ve Edebiyatı bölümlerine gösterilen iltifat da büyük.
“30 Günde Korece” gibi kitaplar peynir ekmek gibi satılıyor.
Bu arada K-Pop (Kore Popu) da pek muteber.
Sadece bizde değil, başka Müslüman halkların -mesela Arap yahut Malayların- gençleri arasında da var bu “Kore Salgını”.
***
Malum olduğu üzere Güney Kore, Hristiyan misyonerliğinin en önemli merkezlerinden.
Sözünü ettiğimiz “Kore Salgını”nı misyonerliğe bağlamasak da misyonerlerin bundan istifade etmeye çalışacaklarını pekâlâ düşünebiliriz.
“Dizi filmlerimiz ve müziğimiz ile büyülenen Müslüman gençlerin Kore hayranlığını onları Hristiyanlığa çekmek için kullanalım” diyen Güney Koreli misyonerler muhakkak vardır.
Ama birkaç kelime Korece öğrenir öğrenmez Facebook, Twitter, Instagram veya WhatsApp vasıtasıyla Korelileri İslam’a davet eden gençlerimiz de var.
“Kore Salgını” sayesinde Güney Koreli Müslümanların da ilgi odağı haline geldiğini; Korece öğrenen Türk, Arap, Malay gençlerinden birçoğunun bunlarla irtibata geçip İslam kardeşliğinin ihyasına hizmet ettiğini de belirtelim.
***