Arjantin’in Malvinas’taki sivil ve askeri otoritesi, resmî olarak, 10 Haziran 1829’da tesis edilmişti.
Geçen cuma günü bunun 187’nci yıldönümüydü.
Arjantin hükümeti bu vesile ile bir bildiri yayınlayarak Malvinas üzerindeki egemenlik hakkını hatırlattı.
Biz de bu hatırlatma vesilesi ile Malvinas’a dair iki çift laf edelim.
Malvinas…
İngilizlerin “Falkland Adaları” dediği memleket.
Arjantin’in 1816’da İspanya’yı yenerek kazandığı ve 1823’te İngiltere’nin de resmen tanıdığı bağımsızlığın gereği olarak İspanya’dan Arjantin devletine geçen ve fakat 1833’ten beri İngiliz işgali altında bulunan takım adalarından bahsediyorum.
Tabii ki Arjantinliler’e daha yakın olduğum için ben de “Malvinas” diyorum.
***
Arjantin açıklarındaki bu minik adalar topluluğunda 2-3 bin İngiliz ve 1-2 milyon koyun yaşıyor.
Malvinas’ı 183 senedir işgal altında tutan İngiltere o koyunların etinden, sütünden, yününden gelen paranın derdinde değil tabii.
Oraları elde tutmak için harcadığı sterlinlere koyun yetişmez.
Arjantin Deniz Kuvvetleri 1982’de Malvinas’a çıkıp oradaki birkaç yüz İngiliz askerini esir almış ve adaların işgalden kurtarıldığını ilan etmiş, bunu üzerine “Demir Lady” lakaplı Margaret Thatcher’in başında bulunduğu İngiliz hükümeti “Birleşik Krallık toprakları olan Falkland Adaları’nda düzeni yeniden sağlamak” için bölgeye kocaman bir donanma göndermişti.
Kısa bir savaş oldu.
700’e yakın Arjantin askerinin işgalciler tarafından katledildiği o savaşta Arjantin ordusu saflarında çarpışan “Turcos” (Türk) lakaplı Osmanlı göçmeni ahfadı Müslümanlar da öldü,
Arjantin maalesef yenildi ve Malvinas’ta yeniden “Birleşik Krallık” bayrağı yükseldi.
İngiltere, o gün bugündür Malvinas’ta hatırı sayılır bir ordu bulunduruyor ve dolayısıyla bu adaları elinde tutmak için bütçesinden hatırı sayılır bir pay ayırıyor.
Peki ama niçin?