Muhterem Diyanet İşleri Başkanımız, camilerde özgürce koşturan çocukların sevgili “Diyanet Amca”sı, aydınlık adam Mehmet Görmez, FETÖ’nün sapkın söylemlerinin incelendiği raporla ilgili konuşmasının başlarında şöyle bir ifade kullandı: “Diyanet İşleri Başkanlığındaki görev hayatımın son günü bile olsa, son günleri bile olsa…” Gerçekten de gidiyor demek ki. Öyle veya böyle, GÖNDERİLİYOR. *** Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dediğine göre, Mehmet Görmez Hoca “başka bir görev istedi”. Hocanın herhangi bir görev talebinde bulunduğunu tasavvur etmekte müşkülatım var ama diyelim ki öyle… Kendisine ‘Senden hoşnut değiliz’ mesajı verilmiştir, o da istenmediği yerde kalmayacağını bildirmek için böyle bir ‘lisan-ı münasip’ kullanmıştır. Ama lüzumsuz yere zorlamanın alemi yok; gerçek şu ki, Görmez’in devletten “başka bir görev” talebi olmadı. Olsaydı, gazetecilerin bu yöndeki bir sorusuna şu cevabı vermezdi: “Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bir makamdan sonra talip olduğum bir görev vardır, o da ilimdir. ” *** Yukarıda “istenmediği yer” dedik… Mutsuz bir azınlık müstesna, Mehmet Görmez’i Diyanet İşleri Başkanlığında istemeyen kimse yok aslında. Gelmiş geçmiş Diyanet İşleri Başkanlarının halk tarafından ev çok sevileni, en çok itibar göreni, en çok takdir edileni Mehmet Görmez’dir. “Büyüklere diyorum ki: 'Eğer çocukların hafızasında ve muhayyilesinde kötü iz bırakacak şekilde müdahale edecekseniz teravihinizi evinizde kılın. ' Camiye gelen çocuklar ister oynasınlar ister koştursunlar.