Mısır’ın ilk ve tek meşru cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi devirip gayri meşru bir yönetim kuran, Kahire’deki Rabia Meydanı’nda yüzlerce sivili katleden, o gün bugündür Mısır’ı demir yumrukla yöneten ve sayısını unuttuğumuz kadar çok meşruiyet taraftarını ipe çektiren, ipe çektirmediklerini de zindanlardaki işkence tezgâhlarında mahveden, bu arada ülke ekonomisini yolsuzluk tezgâhında öğüterek ve Suudi Arabistan – Birleşik Arap Emirlikleri ikilisinin gönderdiği milyarca doları da o tezgâhta murdar ederek halkı sefalete sürükleyen Sisi cuntasına karşı 2014’ten beri hiçbir protesto gösterisi düzenlenmemiş. Zindanda ağır hastalıklardan muzdarip olan Mursi’nin tedaviden mahrum bırakılmak suretiyle öldürülmesi üzerine bile hiçbir nümayiş haberi gelmemişti Mısır’dan. Bunca mezalime bunca sene tepkisiz kalan Mısırlıların, şimdi, İspanya’da yaşayan Mısırlı bir müteahhidin sosyal medya vasıtasıyla diktatör Abdulfettah Sisi hakkında yolsuzluk iddialarında bulunması ve halkı Sisi’ye karşı ayaklanmaya çağırması üzerine protesto gösterileri yapmaları olacak şey miydi gerçekten? İlk duyduğumda inanamadım. Ama oluyordu işte. Ve olmaya devam ediyor. Demek ki bardak dolmuştu ve taşmak için son bir damla bekliyordu. Yıllarca Sisi rejimiyle çalışan ve bu rejimi ciğerine kadar tanıyan Muhammed Ali isimli o müteahhidin sosyal medya mesajları, bardağı taşıran damla oldu. *** 20 Eylül (Cuma) gecesi, Kahire’nin 25 Ocak 2011 Devrimi’ne beşiklik etmiş olan Tahrir Meydanı’nda bir rivayete göre yüzlerce, başka bir rivayete göre binlerce kişi toplanıp “Defol Sisi” diye haykırdı. Mısır’ın başka şehirlerinde de onlar, yüzler, belki binler toplanıp Sisi’yi defolup gitmeye çağırdı. Ertesi gün bu nümayişler daha düşük yoğunluklu olarak devam etti.